Ne zamandan beri mutluluk bir şeyler satın almak oldu ki? | Open Subtitles | من متى أصبحت السعادة تأتي من شراء الأشياء ؟ |
Yani ona bir şeyler satın alıp kulağından para çıkarmaktan söz etmiyoruz. | Open Subtitles | أعني . انا لا اتحدث عن شراء الأشياء له أو سحب عملة معدنية من اذنه |
Herkes bir şeyler satın alabilir. Ama böyle bir şeyi alamazlar. | Open Subtitles | أي شخصٍ يستطيع شراء الأشياء ليس كل أحد لديه هذا |
bir şeyler satın alın, kotayı aşın... bende size yardım edeyim. | Open Subtitles | إشتري شيئاً من المحل لكي تُكمل طلبيتي وسوف أقوم بما تريد |
Alışveriş yap. bir şeyler satın al. | Open Subtitles | إذهب للتبضع، إشتري شيئاً |
Görebilirim, koklayabilirim ve onunla bir şeyler satın alabilirim. | Open Subtitles | يمكنني رؤيته، يمكنني ان أشمه يمكنني شراء الأشياء به، |
Ama tüm bunlardan önce, bir şeyler satın almak istiyorlar. | Open Subtitles | وأكثر ما يريدونه هو شراء الأشياء |