"bir arkadaşımdı" - Translation from Turkish to Arabic

• كان صديقاً
• كان صديقي
• كانت صديقة
• صديقاً لي

Donanmadan eski bir arkadaşımdı. Yaşadıklarımızı sen de yaşasan anlardın.
كان صديقاً قديماً في البحرية وإن شرحت ما فعلناه فستفهمون

Gözaltı memuru eski bir arkadaşımdı. Beni içeri aldı.
مراقب السجن كان صديقاً قديماً لي، وقد سمح لي بالدخول

- Evet, hem de iyi bir arkadaşımdı.
نعم ، كان كذلك كان صديقاً جيداً

Mike, bu adam bir arkadaşımdı. Yani birlikte çalışıyorduk.
مايك هذا الرجل كان صديقي اعني اني عملت معه

Benimle hiç ilgisi yok ama polis olduğunu düşünecektir çünkü bunu yapan adam bir arkadaşımdı.
ولكن الشرطة ستعتقد أنني لي يدًا بالأمر، لأن الرجل الذي فعل ذلك كان صديقي

Mutlu olmasını istiyordum. Çünkü iyi bir arkadaşımdı.
أتمنى أن تنجح وتتحسن الأمور بالنسبة لها، كانت صديقة جيدة لي

İyi bir arkadaşımdı, bana yardım etmek istiyordu.
كانت صديقة صالحة ، ارادت تساعدنى

Kanaldan bir arkadaşımdı.
لقد كان صديقاً لي من محطة تلفاز

Sana söylemeyi unuttum, Calvin Coolidge benim yakın bir arkadaşımdı.
لقد نسيت اخباركم بأن (كالفين كوليدج) كان صديقاً حميماً لي

bir arkadaşımdı. Çocuklarımla oynardı.
.لقد كان صديقاً .إنه كان يلعب مع طفلي

O benim çok yakın bir arkadaşımdı.
-توقف عن ذلك كان صديقاً مقرباً جداً لي

İyi bir arkadaşımdı.
كان صديقاً جيداً جداً

Baban iyi bir arkadaşımdı ama katı bir yönü vardı.
أبوك كان صديقي العزيز لكنه كان يكتم الغضب

bir arkadaşımdı. Hapiste beni ziyarete gelirdi.
كان صديقي وكان يزورني في السجن

- Ah. Çok iyi bir arkadaşımdı.
و هو كان صديقي أيضاً

Alfonso Diaz benim bir arkadaşımdı ve şu an ölü.
(ألفونسو دياز) كان صديقي الآن هو ميت

Ben değildim, bir arkadaşımdı.Peki ne ne ne.
لم تكن أنا، لقد كانت صديقة إذن ماذا.

Saygısızlık etmek istemem, ama o yinede bir arkadaşımdı.
مع كامل احترامي، ولكنها كانت صديقة

Laura Montoya, benim çok iyi bir arkadaşımdı.
لورا مونتويا " كانت صديقة لي "

Royad bir arkadaşımdı, ortağımdı.
"روياد" كان صديقاً لي, زميل عَمل.