"bir arkadaştı" - Translation from Turkish to Arabic

• كان صديق
• كان صديقاً
• كان صديقا

Bunları bilmiyorum ama babama iyi bir arkadaştı.
أنا لا أعرف عن أيا من ذلك، لكنه كان صديق جيد لوالدي

Ölmüş. Çok üzücü. Gerçek bir arkadaştı.
لقد مات , هذا حزين جدا لكن كان صديق حقيقى

- Evet, bir haindi. - Hayır, iyi bir arkadaştı.
حسنا , لقد كان خائنا - لا , لقد كان صديق جيد -

İyi bir arkadaştı. Hepsi bu. Sonra işimiz biter.
لقد كان صديقاً مخلصاً وهذا كل شيء، انتهى الأمر

Fakat o iyi bir arkadaştı, yani tam olarak arkadaşımız olmasa da hepsi bir yana, bir insanoğluydu.
و لكن كان أيضاً زميل صف و نوعاً ماً كان صديقاً لنا أحياناً و فوق كل شيء كان إنساناً

Kurt o gerçek bir arkadaştı.
كورت انه كان صديقا حقيقيا

George iyi bir arkadaştı.
جورج كان صديقا جيدا

O iyi bir arkadaştı, ve annene iyi bir kocaydı.
لقد كان صديق جيد، وزوج طيب لوالدتك.

Şey, senyora Melquiades çok iyi bir arkadaştı.
-حسنا , يا سيدتي... .. -مالقيادس" كان صديق جيد" أنا أسف لإخبارك أنه قد مات

Evet, ama Michael bir arkadaştı.
نعم, ولكن مايكل كان صديق

Ben de seviyordum. İyi bir arkadaştı.
أنا أيضاً كان صديق مقرب

Ahlakî pusulam ileriyi gösteriyordu ve anlamıştım ki Matty McKibben aslında oldukça iyi bir arkadaştı.
بوصلتي الأخلاقية كانت تشير إلى الشمال وكما تبين، في الواقع (ماتي) كان صديق رائع جداً.

İyi bir arkadaştı onu özleyeceğim.
لقد كان صديق جيد. سأفتقده.

West sadece bir meslektaş değildi, bir arkadaştı da.
وست) لم يكن زميل فقط) بل كان صديق

Düşündüğünün aksine, ona karşı çok iyi bir arkadaştı.
على عكس ما أنت تعتقد لقد كان صديقاً عظيماً لها

Gerçekten iyi bir arkadaştı ve seni deli gibi sevdiğini biliyorum.
،لقد كان صديقاً جيّد حقاً .وأعلم أنّه أحبّكِ بجنون

O çok iyi bir arkadaştı.
لقد كان صديقاً جيداً

O iyi bir arkadaştı, onu özleyeceğim.
كان صديقاً عزيزاً وسأفتقده

İyi bir arkadaştı.
كان صديقا جيدا.

Benim gitmem gerekirdi. Collins iyi bir arkadaştı... - ...belki onunla konuşabilirdim falan.
أنا أعلم ، كان على الذهاب ، (كولينس) كان صديقا مخلصا ، ربما كنت تكلمت معه أو ما شابه

İhtiyacı olan bir arkadaştı.
كان صديقا في حاجة