"bir ata" - Translation from Turkish to Arabic

    • على حصان
        
    • حصانٍ
        
    Dalgalı sulara iniş yapmak vahşi bir ata binmeye benzer. Open Subtitles الهبوط على المياه بالموجات المتلاطمة يماثل الركوب على حصان بري
    Biliyor musun, bir keresinde yarışta sonuncu gelen bir ata $40,000 yatırmıştım, bu yüzden ben de onu satın aldım. Open Subtitles تعلم، ذات مره راهنت ب40,000 على حصان حلبالمركزالأخير،ثماشتريتالحصان.
    Ata binebilir misin? bir ata bin. Open Subtitles هل تستطيع ركوب الاحصنه، اصعد على حصان يا فتى
    bir ata oynadım ama o at yapması gereken şeyi yapmadı... tıpkı hayatımdaki her şey gibi. Open Subtitles راهنت مرة على حصان لكنه لم يؤدي مايفترض أن يفعله مثل كل شيء آخر في حياتي لدي سرطان بأعضائي التناسلية
    - bir ata ilk defa yaklaşırken uyulacak bazı genel kurallar vardır. Open Subtitles هناكَ بعض القواعد العامة يجب أن تتبعها عندَ الإقتراب من حصانٍ لأول مرةٍ
    - Onun için bir ata bahse girdim. - Ve? Yani onun için bahse girdim. Open Subtitles لقد راهنت على حصان لاجله وقد جعلته يخسر نقوده
    Orada, tek başına adamlarının 20 metre önünde siyah bir ata biniyordu. Open Subtitles وهناك , وحيد 20ياردة متقدم على رجاله راكب على حصان أسود
    7-Eleven e git, bir ata bahis yatır, devlet OTB deki paranı alacak. Open Subtitles انت تذهب الى 11-7 انت تراهن على حصان والولاية ستأخذ مالك من الرهان
    Her şeyimizi tek bir ata bağlayamazsın Chip. Bunu biliyorsun! Open Subtitles لا يمكنك أن تعلق كل آمالك على حصان واحد أنت تعلم ذلك يا تشيب
    Yani, burayı kapatacaksınız ve hep birlikte oraya gidecek, ...ve daha tamamı bile Arap olmayan bir ata 1,000 şilin vereceksiniz. Open Subtitles إذا أنت ستقوم بإغلاق المحل و تذهب للخارج و تضيع ألف جنيه على حصان ليس عربيا بالكامل حتى
    Arabanı kafadan çatlak bir ata bağlamışsın o da seni uçuruma sürükleyecek. Open Subtitles لقد ربطت عربتك على حصان مضطرب ذهنياً وإنها تسحبك إلى الهاويه
    Ailenizin size at binmeyi öğrettiğini biliyorum. Ancak böyle bir ata değil. Open Subtitles أعلم أن عائلتكم علّمتكم الركوب، ولكن ليس على حصان كهذا
    Bütün paranı bir ata yatırıp, kumar oynamak için sandalyeleleri sattın. Open Subtitles بعت المقعدان لتراهن بكل نقودك على حصان
    - Berbat. Yeni bir ata ihtiyacım var. Open Subtitles كان رهيبا لابد ان احصل على حصان جديد
    bir ata bahis oynadım. Tahmin edebileceğin gibi. Open Subtitles بعد أن غادرت اتجهت مباشرة للمقامرة على حصان سباق...
    Bu kadar parayı sadece, bir ata yatırmamalıydım. Open Subtitles لن أرَاهنَ أبداً بالمال على حصان مثله
    Kaderim M'Lady adında bir ata bahis oynamak olmuştu. Open Subtitles وقدري كَانَ رهان على حصان يدعر *ام لادى*
    bir ata iki kişiyi bindirmeyi göze alamayız. Open Subtitles -لا . سيكون من الصعب المطاردة في وجود راكبين على حصان واحد.
    Kazanması için bir ata oynadım. Ama o tabelaya bile giremedi. Open Subtitles أراهن على حصانٍ لأربح فهو لم ينافس أصلاً
    O zaman ya cipi söküp başka bir ata takacağız... Open Subtitles قضي علينا - جوهرياً - ،الآن، إما أن نقوم بقص تلك الرقاقة ووضعها في حصانٍ آخر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more