Ebe, bebeğin başını görebildiğini söyledi. benim hissettiğimse sadece bir ateş çemberiydi. | TED | القابلة قالت أنها تستطيع رؤية رأس الطفل، ولكن كل ما استطعت الشعور به كان حلقة من النار. |
Nefesimin kesildiğini hissettiğim zamanlarda, ... midemin içinde bir ateş topu varmış gibi... | Open Subtitles | عندما ينقطع نفسي أشعر بأن شعلة من النار في معدتي |
Challenger bir ateş topu şeklinde patladı ve parçaları Atlantik Okyanusuna düştü... | Open Subtitles | التشالنجر إنفجرت وتحولت إلى كرة من اللهب والقطع نزلت إلى المحيط الاطلسي |
Biraz üşümüş gibiydin, ben de minik bir ateş yaktım. | Open Subtitles | لقد بدوت بردانٌ بعض الشيء فأشعلت القليل من النيران. |
Ne güzel bir ateş, bizi çok iyi saklıyor. | Open Subtitles | ،يالها من نار نافعة تبقي هذا البيت مخفيّاً حقاً |
bir ateş yakın! | Open Subtitles | أشعل النار الآن! |
Bizi bulabilsinler diye bir ateş yakmamız gerek. | Open Subtitles | يجب أن نشعل إشارة نارية حتى يمكنهم العثور علينا |
Kulübede pek yer yok ama ısınmak isterseniz kendinize şurada bir ateş yakabilirsiniz. | Open Subtitles | لا يوجد لدى اى غرف فى الكوخ , لكن لو كنت تريدون التدفئه فيمكنكم ان تشعلا لانفسكم نارا بالجوار هناك |
Güzel, samimi bir akşam olacak. Küçük bir ateş yak. | Open Subtitles | سيكون شئ لطيف مع حلول مساء دافئ و اشعال القليل من النار |
1200 mil çaplı bir ateş topu dünyaya yönelmiş durumda... ve nasıl durduracağımızı bilmiyoruz. | Open Subtitles | كرة من النار بقطر 1,200 ميل تتجه مباشرة نحو الأرض وليس لدينا فكرة كيف نوقّفها تلك هي المشكلة |
1200 mil çaplı bir ateş topu dünyaya yönelmiş durumda... ve nasıl durduracağımızı bilmiyoruz. | Open Subtitles | كرة من النار بقطر 1,200 ميل تتجه مباشرة نحو الأرض وليس لدينا فكرة كيف نوقّفها تلك هي المشكلة |
İyi bir ateş hattı için uygun zemin oluşturuyor. | Open Subtitles | انة يعطي أرض عالية من أجل خط جيد من النار. |
"sıradan günahkârlar bir ateş gölüne atılır... | Open Subtitles | الأوغاد العاديون يقذفون في بحيرة من النار |
Başınız büyük derde girebilir. Yeşil bir ateş topu şehrin yarısını havaya uçurdu. | Open Subtitles | من المحتمل أن تكون فى ورطة كبيرة، نصف مبانى المدينة تنفجر فى كرة من اللهب الأخضر |
Bir iblis saldırdı ve beni kurtarmak için bir ateş topunun önüne atladın. | Open Subtitles | هاجم شيطان، وقفز لك أمام كرة من اللهب لانقاذ لي. |
Gökyüzüne büyük bir ateş topu yükseldi. | Open Subtitles | سحابة هائلة من النيران تتدافق في السماء. |
Tokyo bir ateş denizine dönüşecek. | Open Subtitles | ستتحول طوكيو إلى بحر من النيران. |
"Bu bir ateş kabartması, ve bu da bir kemirgen. | Open Subtitles | انها مخطوطة من نار , وهذا قارض |
Ne güzel bir ateş. Bizi çok iyi saklıyor. | Open Subtitles | يالها من نار طيبة تخفينا بشكل جيد |
bir ateş yakın | Open Subtitles | أشعل النار الآن! |
Bizi bulabilsinler diye bir ateş yakmamız gerek. | Open Subtitles | يجب أن نشعل إشارة نارية حتى يمكنهم العثور علينا |
Posta kartın bana ne zaman geleceğini söylemiyordu... bende geçen akşam bir ateş yaktım. | Open Subtitles | لم تقل البطاقة البريدية متى ستحضر لذا فقد أشعلت نارا الليلة الماضية |
Şarkı söylemek, hikayeler anlatmak, gerçek bir ateş falan. | Open Subtitles | كما تعلم, يغنون, ويروون القصص, ونار حقيقيه |
Çabucak büyük bir ateş yakmak isteyenler saman çöplerini tutuştururlar ilk önce. | Open Subtitles | ومن شاء أن يوقد فيها ناراً عظيمة يستطيع بدءها من عيدان قش هزيلة |
Ah, o kesin , stajyerler altında bir ateş koydu. | Open Subtitles | أوه ، لقد وضعت النار تحت المتدربين هذا شيء مؤكد |
bir ateş çukurunda yanacak olsam bile bu sefil dondurucu kutuda bir Pazar daha geçirmekten çok daha iyidir. | Open Subtitles | حتى لو كنت أحترق في الحفرة النارية ستكون مكان أفضل من إمضاء يوم أحد آخر في هذا الصندوق البائس المتجمد |