Yaralanmadan önce bir atletti. Şimdi ise yarı bir atlet. | TED | كان رياضيًّا قبل الإصابة. وهو حاليًّا رياضي مقعد. |
bir atlet için bu en büyük onurdur. | Open Subtitles | هذا هو أعظم شرف يمكن لأي رياضي أن يحصل عليه |
Mobileti sürmemize izin vereceğin bir senaryo olmalı. Ya 15 senedir simulatörde alıştırma yapan antrenmanlı bir atlet olsaydım. | Open Subtitles | أقصد ماذا لو كنت بطل رياضي وعلي التدرب علي آلة 15 سنة وياكل المارشيملوز بكثرة |
bir atlet olmak istiyorsan, onun gibi yemelisin. | Open Subtitles | تريد أن تصبح رياضياً عليك بتناول واحد من هذه الأشياء خذ هذه |
Profesyonel bir atlet olmakla ilgisi var. | Open Subtitles | بل لأكون رياضياً من الدرجة الأولى. |
Dayanıklısın. Gerçek bir atlet gibi. | Open Subtitles | قادر على الإحتمال , كرياضي حقيقي |
Evet, Joey bana okuldane kadar büyük bir atlet olduğundan bahsettil. | Open Subtitles | أجل, (جوى) أخبرنى أنك كنت رياضى كبير فى المدرسة الثانوية |
Kıskanç bir koca, kızgın bir atlet ya da eski karın tarafından vuruldun sandım. | Open Subtitles | إعتقدت بأنّك أصبت بطلق ناري من قِبل زوج غيور أو .. رياضيّ غاضب أو زوجتك السابقة |
bir atlet bu noktaya gelmişse, tüm onurunu kaybeder. | Open Subtitles | ولكن عندما يصل رياضي مشهور إلى هذه النقطة فهو يخسر شعبيته |
Profesyonel bir atlet olmanın bir yarısının gerekeni güçlü ve zinde olmaktır. | Open Subtitles | لتغدو رياضي محترف، يجب أن تكون قوياً وسليم الجسم |
Ray, orada mısın? bir atlet, öğrenci başkanı profesyonel bir oyuncu. | Open Subtitles | مع ابنائهم الاغبياء. راي, هل مازلت معي؟ رياضي |
Tam bir atlet ve sen de tam bir dansçısın, ha? | Open Subtitles | هو رياضي بارع و أنتِ راقصة بارعة, أليس كذلك؟ |
Sadece harika bir atlet diye, zeki ya da sevimli diye değil çünkü o cidden, son derece iyi. | Open Subtitles | وليس فقط لأنه رياضي أو ذكي أو طيب ولكن لأنه هو جيد على نحو خيّر |
Sanırım bir itfaiyeci olmak, bir atlet olmak falan gibi çocukluk fantezilerinle başlıyorsun. | Open Subtitles | انا اظن لو اننا ابتدأنا المر من تخيلات الطفولة كنت اتمنى ان اكون رجل اطفاء او رجل رياضي او اي شيء اخر |
bir atlet değilsin ki. | Open Subtitles | أنت لَسْتَ رياضياً. |
bir atlet ve insan olarak bana olan sevgisini hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بحبه لي كرياضي وكإنسان |
Sizi bir atlet olarak güçlendirebilir. | Open Subtitles | بوسعه أن يدعمك كرياضي. |
Evet, Joey bana okuldane kadar büyük bir atlet olduğundan bahsettil. | Open Subtitles | أجل, (جوى) أخبرنى أنك كنت رياضى كبير فى المدرسة الثانوية |
Bu kolay bir atlet, değer geliyor talep | Open Subtitles | إنّه أمرٌ رياضيّ سهل، القيمة تأتي من الطلب |
bir atlet, atlettir. | TED | شخص رياضيّ وحسب. |