Düşündüğüm şey mucizelerin bir bedeli vardır, fakat bu onların değerini düşürmez. | Open Subtitles | ما أفكر به هو أن بعض المعجزات لها ثمن لكن ذلك لا يجعلها أقل صعوبة |
Yine de her günahın bir bedeli vardır. Bundan emin olabilirsin. | Open Subtitles | الخطيئة لها ثمن ينبغي ان تكوني واثقة من هذا |
Hiçbirşeyle hiçbirşey alamazsın Herşeyin küçük bir bedeli vardır! | Open Subtitles | لكنك لا يمكن أن تحصل على شيء بدون ثمن فكل شيء له ثمن حتى لو كان صغيرا |
Bunun da ödeyecek bir bedeli vardır. | Open Subtitles | كان هناك ثمنٌ يدفع لما تقترف يداك. |
Her şeyin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | كل شيء يأتي بثمن |
Zaman nehrinin rotasından sapmanın bir bedeli vardır. | Open Subtitles | هناك ثمن ستدفعه بسبب انحرافك عن الجدول الزمني |
Eğer ödemeye hazırsan herşeyin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | كل شيء له سعر إذا كنت على استعداد لدفع. |
Yani kızını yeniden diriltmeye mi çalışıyor? Mızraklardan anlamam ama size şunu söyleyebilirim ki diriltme, tehlikeli bir iştir ve her zaman bir bedeli vardır. | Open Subtitles | لا أدري شيء عن الرماح ولكن يمكنني القول بأن الإحياء هو عمل خطر ودومًا له عواقب |
Şey, her şeyin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | حسنًا، كل رسمةٍ لها سعرها. |
Herkesten iyi biliyoruz ki en çok istenilen şeylerin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | نحن نعلم اكثر من اي احد آخر ان الاشياء التي نريدها بشده يكون لها ثمن |
David, gücün bir bedeli vardır, ve bunun ödenmesi gerekir. Her zaman. | Open Subtitles | "ديفيد" ، القوه لها ثمن و الثمن يجب ان يدفع دائماً |
David, gücün bir bedeli vardır, ve bunun ödenmesi gerekir. Her zaman. | Open Subtitles | "ديفيد" ، القوه لها ثمن و الثمن يجب ان يدفع دائماً |
Sana her ne vaat ettilerse bunun bir bedeli vardır. | Open Subtitles | أيًّا يكُن ما وعدوك بهِ، فسيكون له ثمن. |
Satılık değil Herşeyin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | . ليست للبيع - . كل شيء له ثمن - |
Yetişkin olmanın bir bedeli vardır. | Open Subtitles | أن تصبحي راشدة له ثمن |
Bayan Bell, her şeyin bir bedeli vardır. Bu bedeli ödeyebileceğinizi düşünüyorsanız durmayın yapın. | Open Subtitles | سيّدة (بيل) يوجد ثمنٌ مرتبطٌ بكلِّ شيءٍ إذا كنتِ تعتقدين بأنّكِ تستطيعين تحمّل سعر هذا، فاذهبي |
Her zaman bir bedeli vardır, evet. Benimki şöyle... | Open Subtitles | - هناك ثمنٌ دائماً بالفعل، لذا هاكِ ثمني ... |
Her şeyin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | كل شيء يأتي بثمن |
Barınmanın bir bedeli vardır. | Open Subtitles | هذا المأوى يأتي بثمن |
Her şeyin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | لقد حاولت تحذيرك هناك ثمن ستدفعينه |
Her şeyin bir bedeli vardır. | Open Subtitles | هناك ثمن يُدفع لمثل هذه الأمور. |
İşbirliği yapmamanın bir bedeli vardır | Open Subtitles | الرفض للتعاون له سعر. |
Kraliçe'yle yatmanın da bir bedeli vardır. | Open Subtitles | النوم مع الملكة له عواقب. |
- Cennetin bir bedeli vardır Bay Maine. - Sen ipleri çekiyorsun. | Open Subtitles | (الجنة لها سعرها يا سيد (ماين |