"bir beyefendi" - Translation from Turkish to Arabic

    • رجل نبيل
        
    • رجل محترم
        
    • الرجل المحترم
        
    • الرجل النبيل
        
    • رجلا نبيلا
        
    • رجلاً محترماً
        
    • رجل مهذب
        
    • النبيل هو ببساطة ذلك الشخص
        
    • سيد نبيل
        
    • السيد المحترم
        
    • من سيد
        
    • من مصاف النبلاء
        
    • محترم في
        
    • كرجل مهذب
        
    • كرجل نبيل
        
    Belli ki hatırı sayılır derecede aklı başında bir beyefendi. Open Subtitles من الواضح أنه رجل نبيل ذو قدر كبير من الأعتبار
    bir beyefendi kalıp savaşır ama Amerikalı olarak kaçmamızı öneriyorum. Open Subtitles أي رجل نبيل سيصمد ويقاوم، ولكني كأمريكي، أقترح أن نهرب.
    Montero'yu bir beyefendi olduğuna ikna edebilirsen seni yakın çevresine dahil edecektir. Open Subtitles أقنع مونتيرو أنك رجل نبيل ذو مكانة وهو سيتركك لتدخل دائرته
    Varlıklı bir beyefendi, resmimi oldukça iyi bir fiyata aldı. Open Subtitles حسناً، كان رجل محترم وغني إشترى لوحتي بالكثير من المال
    O geminin sahibi, bir beyefendi. Open Subtitles لقد مات فلنت قائد الفينة رجل محترم إنه القبطان سموليت
    Montero'yu bir beyefendi olduğuna ikna edebilirsen seni yakın çevresine dâhil edecektir. Open Subtitles أقنع مونتيرو أنك رجل نبيل ذو مكانة وهو سيتركك لتدخل دائرته
    -Soylu bir beyefendi olsa bile. -Masrafları kısmanın bir yolu yok muydu? Open Subtitles حتى لو كان هو رجل نبيل هل كانت هناك أي إمكانية لخفض النفقات؟
    bir beyefendi aradı ve aldığınız her şeyin parasını ödemek istediğini söyledi. Open Subtitles رجل نبيل اتصل وقال انه يريد الدفع لاي شئ اخترتيه
    Yalnızca bu sabah, sen yokken, kiliseyi ziyarete gelen bağlantıları iyi olan bir beyefendi benim namımı duyup Marshalsea papazıyla tanıştırılmayı istemiş. Open Subtitles ففي نهار اليوم ، عندما كنت بالخارج رجل نبيل ذوي علاقات كان يزور المنشأه حينما سمع بي طلب أن يتعرف بي
    bir beyefendi borçlarını ödemiş, fakat bizden ismini sakladı. Open Subtitles دفع دينه رجل نبيل ، ولكنه لا يريد منا أن نعرف اسمه.
    bir beyefendi onun borçlarını ödedi ama ismini öğrenmemizi istemiyor. Open Subtitles دفع دينه رجل نبيل ، ولكنه لا يريد منا أن نعرف اسمه.
    O bir beyefendi, ayakçılarla oynamaktan heyecan duyan bir beyefendi. Open Subtitles هو رجل محترم، رجل محترم مقامر يصنع أمواله بالعمل مع المحتالين.
    bir beyefendi vardı tek yaptığı, yere misket saçıp onları ayak parmaklarımla toplamamı sağlamaktı. Open Subtitles أنا ذات مرة عرفت رجل محترم وكل ما كان يفعله هو بعثرة بعض الرخامات على الأرضية000
    muhterem bir beyefendi geçerken gözüne güzel bir şey takılır... etraf sakinse arkadan yaklaşıp bir iki cebe girersin... bir iki cebe girmen gerekir... bir iki cebe girmen gerekir... korkmadan arkadan yaklaşıp bir iki cebe girersin... zengin birini gördüğüm zaman parmaklarım kaşınmaya başlar... huzura erebilmem için bir iki cebe girmem gerekir... bir iki cebe girmelisin... Open Subtitles رجل محترم يمر امامنا شئ جميل يلفت انتباهه كل شئ واضح.. هاجم من الخلف ادخل و انشل جيب او اتنين
    Hannassey'ler gerçek bir beyefendi gördüklerinde anlar ve hayranlık duyar. Open Subtitles الهانسيس يعرفون ويحترمون الرجل المحترم الحقيقي عندما يرون واحد منهم
    Afedersin de bir beyefendi, bir bayanın eşyalarını asla karıştırmaz. Open Subtitles اعذرني الرجل النبيل لا يفتش في ممتلكات سيدة أبدًا
    Hitler'in bir beyefendi olmayışı herkes için bir talihsizlikti. Open Subtitles اٍنه من سوء حظ الجميع أن هتلر لم يكن رجلا نبيلا
    bir beyefendi bana Montana'daki sığır çiftliğini teklif etmişti. Open Subtitles قابلت رجلاً محترماً عرض عليَ مزرعته لتربية الماشية في مونتانا صحيح؟
    "Kibar bir beyefendi, açık gri bir takım giymişti ve çirkin bir bıyığı vardı." Open Subtitles "رجل مهذب يرتدي حلة رمادية فاتحة و شارب سخيف"
    bir beyefendi bir şey söylerken başka türlü düşünebilir. Open Subtitles النبيل هو ببساطة ذلك الشخص الذى يقول شيئاً ويعتقد شيئاً آخر
    bir beyefendi bir hanımefendiyi sosyal bir etkinliğin ortasında pat diye bıraktığında o hanımı aşağılar ve arkadaşlarının alay konusu haline getirir. Open Subtitles عندما يقوم سيد نبيل بترك سيدة في وسط حدث اجتماعي يهين السيدة ويجعلها أضحوكة لرفاقها
    bir beyefendi, bir kadının yatak odasına gizlice değil. Open Subtitles السيد المحترم لا يتسلل الى غرفة نوم سيدة
    Tam bir beyefendi olmuş. Open Subtitles باله من سيد صغير
    Hakaret o kadar büyük ki artık bir beyefendi sayılamaz. Open Subtitles الإهانة كبيرة لدرجة تخرج من فعلها من مصاف النبلاء
    Belki de tartıştığım kişi bir beyefendi bile değildir. Open Subtitles وسيدع أحلام صديقه تتحقق يمكن بسبب أنني لا أتعامل مع محترم في الأصل
    Teklifinizi reddederken üzülürdüm, tabi bir beyefendi gibi davransaydınız. Open Subtitles فأعترافاتك بالكاد هى السبب ربما لوكنت منذ زمن تصرفت كرجل مهذب
    bir beyefendi gibi davranacak ve sizden de aynısını bekleyecektir. Open Subtitles سوف يتصرف كرجل نبيل ويتكون .منكَ أن تكون كذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more