Ama septik şoka girmiş durumda. Organları bir bir iflas ediyor. | Open Subtitles | لكنّه في نوبةٍ إنتانيّة، و أعضاؤه الحيويّة تتوقّف واحداً تلو الآخر. |
Sence yasa dışı bir kahraman bu adamları bir bir öldürüyor mu? | Open Subtitles | أتعتقدين حقّاً بأنّ مطبّق قانون يقتل هؤلاء الأشخاص واحداً تلو الآخر؟ |
Her bir kişi, bir bir mahkemenin önüne yaklaştı, şunu düşünmekten kendimi alamadım: Bu insanlar nasıl buraya geldi? | TED | بينما يقترب كل شخص واحدا تلو الآخر، أمام غرفة الجلسات، لم أستطع التوقف عن التفكير: كيف جاؤوا إلى هنا؟ |
Gel, gel, geç otur şöyle. Şu yeni zamları hesaplayalım seninle bir bir. Tamam? | Open Subtitles | تعال، تفضل بالجلوس، سنعمل على الإيجارات الجديدة واحدا تلو الآخر |
bir bir. | Open Subtitles | ! دوبارة |
Ve ardından, bir bir, koronolojik sıranın tam tersine, kendilerini bundan muaf tutarak, duyguların kayan listesine giriyoruz. | TED | وبعد ذلك، واحدة تلو الأخرى، بترتيب زمني معكوس، يعذرون أنفسهم، بالدخول في قائمة دائرية للمشاعر. |
bir bir hepimizi avlıyor! | Open Subtitles | إنها تستهدف من على قيد الحياة واحدًا تلو الآخر. |
bir bir bütün hatalarımı telafi edeceğim. | Open Subtitles | الواحد تلو الآخر, سأقوم بالتعويض عن كل مافعلته. |
Yangın askerleri savaş esiri ve Birleşik Devletlerin enayileri olarak bir bir Castro güçlerinin eline düşmeye zorladı. | Open Subtitles | والنار أخرجتهم واحداً تلو الأخر للوقوع في أيدي قوات كاسترو أسرى الحرب، خدعوا من حكومة الولايات المتحدة |
Sizinle sorunlarınızı çözmek için bir bir görüşeceğim. | Open Subtitles | سأقابلكم واحداً تلو الآخر لمناقشة قضاياكم |
bir bir eski sanatcilarina kavustu. | Open Subtitles | وبدأ يتواصل مع زبائنه القدامى واحداً تلو الآخر. |
Tek bildiğim bir bir uyuyakaldıkları. | Open Subtitles | لا، فقط تعرضوا للنوم واحداً تلو الآخر |
Senin takıntılarını bir bir yıkacağız. | Open Subtitles | ,سنسقط هذه الطقوس واحداً تلو الآخر |
Ustaları bir bir alt ediyor. Bu tarafa yöneldi. | Open Subtitles | أنه يقوم بهزيمة المعلمين واحدا تلو الآخر أنه متوجه لهنا |
- Şey hepsi bir bir... düştüler. | Open Subtitles | - لقد تساقطوا واحدا تلو الآخر - |
bir bir. | Open Subtitles | ! دوبارة |
Birisi dönen dünyayı temsil eden "Tek Dünya" ve diğeri de verileri bir film şeridine dönüştüren ve bunları da bir bir incelemenize olanak sağlayan "Birçok Ses" adlı mod. | TED | هناك عالم واحد، يمثل الكون المعمور، وعديد من الأصوات، التي تقسم البيانات الى أشرطة أفلام وتجعلك تدقق واحدة تلو الأخرى. |
Ve oradaki tüm yeşil noktalar, bir bir kırmızıya dönüyor! | Open Subtitles | وكل نقطة من تلك النقاط الخضراء تتحول إلى اللون الأحمر واحدة تلو الأخرى |
Şimdi hepsini bir bir yiyeceksin yoksa senin kafanı koparırım. - Evinize gidin. | Open Subtitles | والآن كلهم واحدة تلو الأخرى وإلا قطعت رأسك |
Ve bize karşı geldiğin müddetçe bir bir dostlarını yitirmeye devam edeceksin! | Open Subtitles | وستخسر رفاقك واحدًا تلو الآخر إن واصلت مُعارضتنا |
Parçalar yerlerine yerleşiyor konuştuğumuz gibi, bir bir. | Open Subtitles | القطع تقع فى المكان الصحيح تكلمنا عنهم, الواحد تلو الأخر |