Kocam öldü, bir cenaze töreni ayarlamaya çalışıyorum ve adamlarınız evime dalıp açıklama bile yapmadan altüst etmeye başlıyor. | Open Subtitles | زوجى توفى , وانا احاول ان اخطط للجنازة و اناسك يقتحموا منزلى يبدأوا بتمزيقة ارباً بدون حتى |
Saat 4'de bir cenaze var. | Open Subtitles | و هناك جنازة يمكننا حضورها في الساعة الرابعة |
Sonra, beraberliği göstermek adına, Sezar için bir cenaze töreni düzenlenecek, sen ve ben tarafından önderlik edilecek bir tören. | Open Subtitles | بعدها نعرض وحدتنا. و جنازة رسمية لقيصر نترأسها أنا و أنتم |
Kocan morgun birinde çürürken düzgün bir cenaze bekliyor. | Open Subtitles | فيما زوجك يتعفّن في إحدى خِزانات المشرحة، في انتظار مراسم دفن تليق به، |
Senin ailen öldüğünde güzel bir cenaze yapıldı ve herkes ağladı. | Open Subtitles | عندما توفى والداك كانت هنالك جنازة رائعة ولقد بكى الجميع |
Daha önce duymadığım bir cenaze müziği. | Open Subtitles | انا بجنازة اخي انها لا تبدو كجنازة بل تبدو مثل حفلة |
İyi bir cenaze töreni istiyorum. Ben öderim. | Open Subtitles | أريد ان يعُمل لها جنازة صحيحة يمكننى الدفع |
2003 sonbaharı, Kankakee, Illinois'de bir cenaze evinde. | Open Subtitles | في ربيع 2003، في مقر اعداد جنائز في (كانكاكي) - (إلينوي) |
Bebek yedi aylıktı ve korkunç bir cenaze düzenlemek zorunda kaldık. | Open Subtitles | عمر الطفل كان سبع شهور وكان يجب ان نقوم بجنازة مروعة |
Muhtemelen çok ucuz bir cenaze olacaktır. | Open Subtitles | من المحتمل أن تكون جنازة رخيصة جدا فى حياتي |
Ceset olmadan bir cenaze töreni düzenlemek kimin fikriydi? | Open Subtitles | قرار من كان أن تقام جنازة بدون جثة ؟ |
Şimdi izninizle bir cenaze töreninde bulunmalıyım. | Open Subtitles | الآن، إذا كنت تستطيع أن تعذرني، لدي جنازة لأحضرها. |
Lincoln'de aniden bir cenaze kaldιrιlsιn. | Open Subtitles | سيكون له جنازه مفاجئه هنا في لينكولن |
Eğer bir cenaze düzenlemek istersen anlarım. | Open Subtitles | إن كنتِ تريدين التجهيز .للجنازة فأنا أتفَهم |
Duyduğumuza göre, yüzyılın başında burası bir cenaze eviymiş. | Open Subtitles | لقد سمعنا إنه كان دارًا للجنازة.. في القرن الماضي ؟ |
Doğru ama şimdi büyük bir cenaze olacak, bir sürü insan gelecek. Oğlu da gelecek. | Open Subtitles | هذا صحيح، والآن سيكون هناك جنازة كبيرة بها الكثير من الحضور،إضافة لإبنها |
Ama şaşalı bir cenaze bile beklemeye değmez... | Open Subtitles | ولكن لو أن هناك جنازة لائقة تنتظرني فيجدربيأن أواصلالعمل... |
Andie MacDowell, "Dört Nikah bir cenaze" filmindeki değil mi? | Open Subtitles | "آندي ماكدويل" كانت في "أربع حفلات زواج و جنازة"، أليس كذلك؟ |
Uygun bir cenaze törenini karşılayamazdık. | Open Subtitles | لم نستطع تحمل تكاليف مراسم دفن لائقة |
Lee bir kilisede çalışıyordu. Ertesi gün de bir cenaze vardı. | Open Subtitles | (لي) كان يعمل في كنيسة وكان هنالك جنازة في اليوم الذي سبقه |
- Burası daha çok lanet bir cenaze gibi. | Open Subtitles | إنها تبدو كجنازة |
Yani belki de ona bir cenaze falan düzenlemeliyiz. | Open Subtitles | أتعلم، ربّما يجب أن نقيم لها جنازة أو ما شابه. |
2003 sonbaharı, Kankakee, Illinois'de bir cenaze evinde. | Open Subtitles | في ربيع 2003، في مقر اعداد جنائز في (كانكاكي) - (إلينوي) |
Ucuz bir cenaze töreni olacaktır. | Open Subtitles | من المتوقع أن تكون جنازة متواضعة |
Tabutsuz bir cenaze. | Open Subtitles | جنازة بدون كفن. |
- Gitmem gereken bir cenaze var. Kahretsin! | Open Subtitles | لدي جنازة لأحضرها |
Bölüm sana bir cenaze düzenler. | Open Subtitles | ستحصل على جنازه عظيمه من المركز |