"bir centilmen" - Translation from Turkish to Arabic

    • رجل محترم
        
    • رجل نبيل
        
    • الرجل المحترم
        
    • رجل مهذب
        
    • أن يكون نبيلا
        
    • الرجال الشهماء
        
    • رجل مُحترم
        
    • رجلاً محترماً
        
    • رجل رقيق
        
    Bundan böyle bir centilmen hayatı sürmeye karar vermişti. Open Subtitles قرر بعد ذلك أن يعيش بعد ذلك حياة رجل محترم وإلى الأبد
    Hem de öyle bir şekilde ve o derecede ki, bir centilmen bu acıya göğüs germişse... mutlaka onurunu temizlemesi gerekir. Open Subtitles بمثل هذا الأسلوب، لا يوجد أي رجل محترم يمكن أن يعاني بإرادتة بدون طلب الأسترضاء
    Biraz pratikle, bir centilmen olabilirsin. Open Subtitles مع بعض من التمرين اعتقد انك ستصبح رجل نبيل
    Hemen uyum sağladığı bir hayat. Bu adam zeki, eğitimli... ve düzgün biri. Tam bir centilmen. Open Subtitles نمط حياة يلائمه تماماً، هذا الرجل مثقف وذكي ولائق، إنه رجل نبيل بكل معنى الكلمة
    Ve bir centilmen her zaman söylemek istediği şeyi ifade edebilmelidir. Open Subtitles و الرجل المحترم يجب دائما ان يكون قادرا على تحديد ما يقول
    Bu akşam gerçekten mükemmel bir centilmen oldun. Open Subtitles الليلة أنت لا تقل شيئا عن رجل مهذب مثالى
    Ya gerçek bir centilmen ya da çok akilli. Open Subtitles ،إما أن يكون نبيلا بحق أو ذكياً للغاية
    bir centilmen hanımefendilere kapıya kadar eşlik eder. Open Subtitles الرجال الشهماء دائما يوصلون النساء الى باب غرفتهم
    Roma dan Papalıktan bir centilmen burada . Yemek yemek istiyor. Open Subtitles رجل محترم من روما هنا من الوزارة يريد الأكل
    Roma'daki bakanlıktan bir centilmen var. Yemek yemek istiyor. Open Subtitles رجل محترم من روما هنا من الوزارة يريد الأكل
    Evet , Bu inanılmaz. bir centilmen yerine geçersin. Open Subtitles حسنا، هذا مدهش إستطعت أن تكون تقريبا رجل محترم
    Bay Hunter, hiçbir konumum yok derken kendisini çalışmayan bir centilmen olarak mı tanımlamak istedi? Open Subtitles عندما فال السيد هنتر انه لا يملك موقفا أيعنى هذا انه رجل محترم بلا عمل ؟
    Sadece bir centilmen olduğum için ve onu önemsediğim için böyle yapıyorum. Open Subtitles إنه فقط بأنني رجل محترم وأنا أهتم لأمرها
    bir centilmen olarak sana zararını çıkarmak için bir şans verdim ama cebinde o kadar para olduğundan bile şüpheliyim kovboy. Open Subtitles بصفتي رجل نبيل, أعطيك فرصة ثانية مع أنّني لا أعتقد بأنّك تملك المال الكافي لكي تدفع دينك يا راعي البقر
    Onun şirketinde bir yanlış yapmış bir centilmen sanıyorlar. Open Subtitles لقد ظنوا انه رجل نبيل الذي وقع بخطأ بسبب الصُحبة السيئة.
    Gerçek bir centilmen. Eskiden Avrupa'nın en iyilerinden biriydi. Open Subtitles هو رجل نبيل, كان أحد أفضل اللاعبين في أوروبا
    Esaslı bir centilmen ile gerçek bir ilişki yaşamak Spagetti'nin yanında yenilen bir yemek adı verilmemiş birisi. Open Subtitles علاقة حقيقية مع رجل نبيل أصيل لم يسمى تيمنا بصحن الجانبي للسباغيتي
    - bir centilmen bayanın çantasını taşır. Open Subtitles والآن الرجل المحترم يجب أن يحمل حقائب السيدة
    Hizmetçilerine davranışıyla onun gerçek bir centilmen olduğunu söyleyebilirsin. Open Subtitles يمكنكِ معرفة الرجل المحترم حقاً من معاملته للخادمات‏
    Navin Rai hem iş adamı hem de bir centilmen. Open Subtitles نافين راي رجل مهذب لكنه رجل اعمال ايضا
    Ya gerçek bir centilmen ya da çok akıllı. Open Subtitles ،إما أن يكون نبيلا بحق أو ذكياً للغاية
    bir centilmen hanımefendiye kapıya kadar eşlik etmeli. Open Subtitles انت ، الرجال الشهماء يوصلون النساء الى غرفتهم
    Biz burada yeniyiz. Wallace saygı duyulan bir centilmen arkadaşlığının yardımıyla buradaki toplumda yerimiz edineceğiz. Open Subtitles نحن جُدد هنا , و والس رجل مُحترم ستُساعدنا صداقته
    Peki, bir centilmen gibi davranıp ayrıntıları sana söylemeyecektim ama bunu sen istedin. Open Subtitles حسنٌ ، سوف أكون رجلاً محترماً وسأخفي عليكِ التفاصيل ، ولكن كما تريدين
    Gerçek bir centilmen ve uzun zamandır böyle biriyle tanışmamıştım. Open Subtitles رجل رقيق ولم أقابل شخص مثله منذ وقت طويل جدا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more