"bir demokrasi" - Translation from Turkish to Arabic

    • ديمقراطية
        
    Ama ben sorunun bir ekonomi sorunu olmaktan çok bir demokrasi sorunu olduğuna inanmaya başladım. TED و مع ذلك وصلت إلى الإعتقاد أن المشكلة لم تكن مشكلة ذات طبيعة إقتصادية بل طبيعة ديمقراطية
    Almanya'da gelişmiş bir demokrasi olsa da, vatandaşlar hükümet bölgesinde, anayasal hakları konusunda sınırlıdır. TED بالرغم من أن ألمانيا تُعتبر ديمقراطية تقدمية، إلا أن المواطنين لا يتمتعون بحقوقهم الدستورية كاملة في المباني الحكومية.
    Ama bugün gerçek bir demokrasi var ülkemizde, yolsuzluk geride kaldı. Open Subtitles لكننا الأن في ديمقراطية حقيقية حيث لن تجد الفساد
    para sistemi içinde asla gerçek bir demokrasi olamayacaktır ve hiçbir zaman da olmadı aynı şirketlerin lobisi tarafından kurgulanmış iki partimiz var. Open Subtitles وهم الديمقراطية هو إهانة لذكائنا, في النظام النقدي ، لا يوجد شيء يُدعى ديمقراطية حقيقية, و لم توجد قط.
    Dinle, siz çocuklar burada bir demokrasi başlattınız, ama demokrasi yanlızca hükümetleri değiştirmek için. Open Subtitles أنتم بدأتم ديمقراطية هنا والديمقراطية ليست تبادل حكومات فحسب إنها تتعلق بالأعمال، والتسويق
    Sen, gitarın, ve buranın bir demokrasi yuvası olduğunu sanan herkes dışarı çıksın. Open Subtitles أنت و غيتارك وأي شخص يعتقد أنّ هناك ديمقراطية يمكنه الخروج أيضا
    Ve bunun dışında, Batı'daki gibi bir demokrasi doğal bir şekilde, gelişecekti. Open Subtitles والنتيجة ستكون إرساء ديمقراطية تزدهر بشكل طبيعي بنفس الطريقة التي ازدهرت بها في الغرب
    Amerikalılar, onların, yeni bir demokrasi kurmak için yardım edeceklerini sanıyorlardı ve onların birçoğunu ülkeyi yönetmek için atadılar. Open Subtitles فافترض الأمريكان أن هؤلاء سوف يساعدونهم على بناء ديمقراطية جديدة فعينوا العديد منهم في مناصب لإدارة البلاد
    Dolayısıyla İngiliz ve Amerikalılar'ın Afganistan'da gerçek bir demokrasi hayallerini terk etmekten başka seçenekleri kalmadı. Open Subtitles فلم يعد أمام الأمريكان والبريطانيين أي خيار سوى التخلي عن حلمهم بإرساء ديمقراطية حقيقية في أفغانستان
    Savaşa gitmemizin nedeni güvenli bir demokrasi sağlamak. Open Subtitles ديمقراطية مؤمّنة هي الغاية في ذهابنا للحرب
    Bugün burada sizlere sahici bir demokrasi için bir ekonomik görüş sunmak istiyorum. TED هُنا في هذه الليلة، أريد أن أقدم لكم حالة إقتصادية من أجل ديمقراطية غير زائفة "حقيقية".
    Norveç gelişen bir demokrasi. TED النرويج هي دولة ديمقراطية مُزدهرة.
    Başka bir deyişle, benim liderlik ettiğim ve diğerlerinin takip ettiği bir otokrasi değil ve herkesin bakış açısının eşit değer gördüğü bir demokrasi değil ancak en iyi fikirlerin kazandığı bir meritokrasi kurmak istedim. TED بعبارات أخرى، فليس هذا حكم الفرد حيث أقود والآخرون يتبعون فقط ولا هي ديمقراطية يتم فيها تقدير وجهات نظر الجميع بنفس القدر. بل أردت تأسيس مفهموم الجدارة بحيث لا ينجح إلا أفضل الأفكار.
    Yeni seçmenler için yeni bir demokrasi. Open Subtitles ديمقراطية جديدة بفريق عمل جديد.
    Yani, Wadiya artık bir demokrasi ülkesi. Open Subtitles اذا ً ، دولة واديا ستكون ديمقراطية.
    E-postaları okunuyordu. Birleşmiş Milletler'de yaptığı konuşmada şöyle dedi. "Mahremiyet hakkının olmadığı yerde , gerçek ifade ve düşünce özgürlüğü yani gerçekten çalışan bir demokrasi olamaz." TED كان يقرأ بريدها الإلكتروني، وتحدثت في مقر الأمم المتحدة، وقالت: "إذا لم يكن هناك الحق في الخصوصية، لا يمكن أن تكون هناك حرية حقيقية التعبير والرأي، وبالتالي، لا يمكن أن يكون هناك ديمقراطية فعالة
    Ancak dünya problemlerinin daha karmaşık ve insanların daha çok kutuplaştığı bir dönemde, etkileşim kurma ve karar vermeyi anlamada bilimden faydalanmak daha iyi bir demokrasi inşa etmede yeni ilginç yollara ışık tutacaktır. TED ولكن عندما يأتي الوقت الذي تكون فيه مشاكل العالم أكثر تعقيدًا ويكون الناس أكثر استقطابًا، فإن استخدام العلم لمساعدتنا على فهم كيفية تفاعلنا واتخاذنا للقرارات ربما سيُمهد لوجود طرق جديدة ومثيرة من أجل بناء ديمقراطية أفضل.
    Tüketiciler için yeni bir demokrasi. Open Subtitles ديمقراطية جديدة للمستهلك.
    Bu Makedonya Cumhuriyeti, gelişmekte olan bir demokrasi. Open Subtitles هذا... جمهوريةُ مقدونيا، a ديمقراطية جديدة ومُقدم طلب
    Özgür bir demokrasi. Open Subtitles ديمقراطية و حرية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more