bir dişi çıkar çıkmaz tüm erkekler ona ulaşmak için kavgaya tutuşur. | Open Subtitles | تظهر أنثى وينشب عراكاً في الحال حيث يُحاول كُلَّ ذكرٍ أن يطولها. |
16 kilometre ötede bekâr ve yavrusuz bir dişi var. | Open Subtitles | هناك على مسافة 17 كيلومتر ،يُوجد أنثى عازبة دون صغار |
16 kilometre ötede bekâr ve yavrusuz bir dişi var. | Open Subtitles | هناك على مسافة 17 كيلومتر ،يُوجد أنثى عازبة دون صغار |
İşte burada, kovalamaca oyununa girmiş genç bir dişi ve erkek var | TED | هنا نرى انثى يافعة .. وشاب يافع يلاحقون بعضهم البعض |
Çiftleşme döneminde ve ilgilendikleri bir dişi olduğunda erkek şempanzelere yemek yemeden bir hafta geçirebilir. | TED | ذكور الشمبانزي بإمكانها البقاء لأسبوع بلا طعام في حال وجود أنثى شبقة وكانوا مهتمين جنسيا بها. |
Ama şunu vurgulamak istiyorum, bir gruptaki alfa erkek olmak zorunda değil ve en yakın akrabalarımızdan birinde alfa bir dişi. | TED | ولكنني أريد أن أؤكد بأن الالفا في الجماعة ليس ذكراً بالضرورة، فهي أنثى في الواقع في أحد مجتمعات القريبة لنا. |
Bir gün beraber dışarıdaydık ve bir dişi leoparın üzerinden geçtiği bir ize rastladık. | TED | في أحد الأيام خرجنا سويا، صادف شاحنة حيث دخلت أنثى نمر. |
Sol tarafta, vücudundaki yumurtaları denize bırakmak üzere olan bir dişi görüyorsunuz. | TED | هذه أنثى على اليسار مع بعض البيض فس نسيجها، وهي على وشك اطلاقه في مياه البحر. |
Bu kırmızı kafalı bir dişi sincap. | Open Subtitles | هذه هي أنثى السنجاب وكما ترى يكون لديها شعر أحمر |
Bir erkek, erkeği yalnız bulunca, ya da bir dişi, başka bir dişiye rast gelince hemen çiftleşiyorlar. | Open Subtitles | ,حين يجتمع ذكر بذكر لوحده ..أو أنثى بأنثى لوحدها سيمارسان الجنس مباشرة |
Hayır anlamaz. O bir dişi, bunu yapamazsın. | Open Subtitles | كلا ، لن تتفهم ، إنها أنثى في حالة أننا لم نلاحظ ذلك |
Eğer kendine bir eş arıyorsan, en azından kendi renginde olan bir dişi seç, tamam mı? | Open Subtitles | إذا أردت رقصة التزاوج على الأقل اختر أنثى من نفس اللون، صحيح |
Gemilerden birinden, denizaltı kayasının yakınlarında yavrusu ve yanında ona eşlik eden bir kavalyesi olan bir dişi balina görüldüğünü ve bunun bir eşleşme mücadelesine dönüşebileceğini duyduk. | Open Subtitles | سمعنا أن إحدى القوارب بُعيد اليابسة رصدت أنثى برفقة عجلها ومرافق، وهو أمرٌ لعله يقودنا إلى السّباق المحموم، نأمل ذلك، |
Yavrusuyla dolaşan yetişkin bir dişi eşleşme dönemine gelmiş olabilir ve bu yüzden de bazı hevesli erkekler peşine takılabilir. | Open Subtitles | أي أنثى بالغة برفقة عجلها قد تجيء في الموسم، وبذلك قد تكون هدفاً للذكور العاشقة. |
Genç bir dişi katılmak için yeni bir sürü arıyor. | Open Subtitles | فهذه أنثى شابة تبحث عن مجموعة جديدة لتنضم إليها |
Erkekler bölgeye bağlıdır ama kızışmış bir dişi kokusu aldıklarında her yerden koşarak gelirler. | Open Subtitles | الذكر خامل و لكن عندما يشتم أنثى او حرارة يذهب اليها |
Niye yanına başka bir dişi daha koymuyorsunuz? | Open Subtitles | حَسناً، الذي لا تَضِعُ آخراً أنثى في هناك؟ |
Burada ayışığında okyanustan Trinidad adasına çıkmakta olan bir dişi görüyoruz. | TED | وها هنا نرى انثى تزحف خارجة من المحيط تحت ضوء القمر في جزيرة ترينيداد. |
Gözü patlamış ve bir dişi eksik. | Open Subtitles | بعين سوداء وفاقد لأحد أسنانه |
Dayandıkları tek şey ise bir dişi aslanın liderliği | Open Subtitles | بإمكانهم جميعاً أن يعتمدوا على قيادة اللبؤة |