Bio-elektronik mühendisliğinin etkileyici bir eseri... bu sayede, EM dalgaboyunun çoğunu... sıcaklıktan infrarede, ve radyo dalgalarından vesaireye kadar, ve lütfen bunu binlerce kez söyleyip, dinlediyseniz de özür dilerim... | Open Subtitles | قطعة فنية من انتاج الهندسة الحيوية بواسطتها أستطيع أن أرى الطيف الكهروممغناطيسى الأثر الحرارى موجات الراديو وهلم جرا |
Bu gece açılan sergide Stuart'ın da bir eseri var. | Open Subtitles | ستيوارت" لديه قطعة فنية في معرض سيفتتح الليلة" |
Bu işe başlayalı ilk defa, bir eseri başka birine bıraktım. | Open Subtitles | هذه المرة الأولي التي تركت فيها قطعة تفلت من يدي منذ أن بدأت هذا العمل |
Bu işe başlayalı ilk defa, bir eseri başka birine bıraktım. | Open Subtitles | هذه المرة الأولى التى أترك فيها قطعة تفلت من يدي منذ أن بدأت هذا العمل |
Hayır, hayır. Kadın, büyük bir isim. Senin yaptığın bir eseri hak ediyor bence. | Open Subtitles | كلّا، إنها عظيمة الشأن فتستحق لوحة من إبداعك |
Ayrıca "Kabus" adında başka bir eseri daha vardır. | Open Subtitles | وهناك أيضًا قطة فنية أخرى تدعى "الكابوس" |
Eduardo Paolazzi'nin "Hayal kırıklığına Geri Sayım" adında bir eseri var. | Open Subtitles | هناك قطعة فنية لـ إدواردو باولوزي إسمها "العد التنازلي لـ خيبة أمل" |
Ve Louvre yönetimi kapalı kapılar ardında kendilerinden çalınan bir eseri geri almak için büyük miktarda para ödeyebilir. | Open Subtitles | وإدارة متحف (اللوفرِ) قد تدفع كثيرًا من الباطن لاستعادة قطعة فنية سُرقت منهم في الأصل |
Senin yaptığın bir eseri hak ediyor bence. | Open Subtitles | و هي تستحق لوحة من رسمك |
- Onun bir eseri var. | Open Subtitles | -لقد قام بصنع قطة فنية |