| Malum İngiliz gizli ajanını kaleme almak benim için büyük bir fırsat olacak. | Open Subtitles | الكتابة عن عميل بريطاني سرّي مُحدّد ستكون فرصة كبيرة جداً لي. |
| Bu senin yeni arkadaşlar edinmen için harika bir fırsat olacak. | Open Subtitles | هذه ستكون فرصة عظيمة لك لتتعرفي على أصدقاء جدد |
| - Marianne... - CTU'ya müracaat etmek, benim açımdan büyük bir fırsat olacak, Curtis. | Open Subtitles | ماريان- التعامل مع وحدة مكافحة الارهاب ستكون فرصة كبيرة |
| Tatil yapmak için harika bir fırsat olacak. | Open Subtitles | سنكون فقط هنا بضعة أيام .. عزيزتي. ستكون فرصه رائعه لعطله جميله. |
| Bu bizim için kurtulmamız ve yeni insanlarla tanışmamız için harika bir fırsat olacak. | Open Subtitles | ستكون فرصه جيده للخروج ومقابلة أشخاص جدد و نجعلهم زبائن لنا |
| Hayır, sorun olmayacak. Aksine bir fırsat olacak. | Open Subtitles | كلا، لن يكون ذلك مشكلة بل ستكون فرصة |
| Senin için çok büyük bir fırsat olacak. | Open Subtitles | ستكون فرصة عظيمة لكِ |