| Kendini öldürmenin çocuklara bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | تعريض نفسك للقتل لن يساعد الأطفال مطلقاً |
| Diyor ki onu öldüren kişiyi arama çünkü bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | إنهيقول... لا تبحثوا عن قاتله، لأن ذلك لن يساعد |
| Ve bu filmin ikinize de bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | وهذا الفيلم لن يساعد كلاكما. |
| Bu tavrın dışarı çıkmamıza bir faydası olmayacak, değil mi? | Open Subtitles | حسناً، هذا الأسلوب لن يساعدنا على الخروج الآن، أليس كذلك؟ |
| Pekala çocuk, ağlamanın bize bir faydası olmayacak, bir şeyler bulacağız. | Open Subtitles | طفلتي البكاء لن يساعدنا ، سنجد حلاً ما . |
| Bunun sana bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | هذا لن يساعدنا |
| Ayrıntılarıyla anlatmanın bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | لن يساعد في عملنا معا الآن. |
| Bunun bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | هذا... هذا لن يساعد |
| Bunun bir faydası olmayacak. | Open Subtitles | هذا لن يساعد |