Richard'ın sadece kendisinin başarabileceği bir görevi var. | Open Subtitles | لكنه يحبنى فى الاساس ريتشارد لديه مهمة هامة وحده يستطيع ان ينفذها |
El Zuhari'nin bir görevi var ve buna çok inanıyor. | Open Subtitles | آل زهري لديه مهمة ولديه إيمان، |
Şimdi yeni bir görevi var: | Open Subtitles | (الأولى من الحمله على (روسيا الأن لديه مهمة جديده |
Toplumumuzun her bireyinin insan ırkının geleceğini güvenceye alma konusunda bir görevi var. | Open Subtitles | كل عضو بمجتمعنا لديه واجب لضمان مستقبل الجنس البشري |
Toplumumuzun her bireyinin insan ırkının geleceğini güvenceye alma konusunda bir görevi var. | Open Subtitles | كل عضو بمجتمعنا لديه واجب لضمان مستقبل الجنس البشري |
Moskova'daki yoldaşlarımızın sizin için bir görevi var. | Open Subtitles | رفاقنا في موسكو لديهم مهمة لكِ. |
Onların gizli bir görevi var. | Open Subtitles | لديهم مهمة سرية |
Herkesin bir görevi var Jen. | Open Subtitles | الكل لديه مهمة مثلك |
Bugüne önemli bir görevi var. | Open Subtitles | ابني لديه مهمة صعبة اليوم، |
Ama Himura-kun'un Shishio'yu devirmek gibi önemli bir görevi var. | Open Subtitles | (لكن (هيمورا) لديه مهمة القضاء على (شيشيو إنه العمل الاكثر اهمية |
Bu gruptaki herkesin bir görevi var. Bu da seninki. | Open Subtitles | {\pos(195,223)}الجميع في هذه المجموعة لديه مهمة. |
Onun da yerine getirilecek bir görevi var. | Open Subtitles | ان لديه واجب يقوم به |
Chuck ve Morgan ekibinin yeni bir görevi var: | Open Subtitles | فريق(تشاك)و(مورجان)لديهم مهمة جديدة |