"bir görevle" - Translation from Turkish to Arabic

    • في مهمة
        
    Fakat bu duyarsızlığın bedelini ödeyemeyiz çünkü dünya herkes için yaşamı güzelleştirmeyi hedefleyen önemli bir görevle meşgul. TED ولكننا لم نعد نحتمل مثل هذا التوجه، لأن العالم مشغول في مهمة حيوية تتعلق بتحسين الحياة للجميع.
    Donanmadan olduğunuzu söylemiştiniz. Aslında emekliyim. Burada özel bir görevle bulunuyorum. Open Subtitles نعم، لقد تقاعدت حقا، ولكنني هنا، في مهمة خاصة
    Gerçek şu ki, ben Başkan'ın verdiği özel bir görevle geçici olarak buradaydım. Open Subtitles الحقيقة هي , كنت هنا بشكل مؤقت في مهمة خاصة من الرئيس
    Dünya'yı diplomatik bir görevle temsile geldim. Open Subtitles أتيت كممثل للأرض في مهمة دبلوماسية
    Protestocular tartışmalı nükleer silah anlaşmasının yaptırımlarının hafifletilmesini hızlandırmak için diplomatik düzeyde bir görevle gelen İran Maliye Bakanlığı temsilcilerini karşılıyor. Open Subtitles محتجون يستقبلون وفدًا من وزراء المالية الإيرانيين في مهمة ديبلوماسية للإسراع في تخفيف العقوبات وفق معاهدة الأسلحة النووية المثيرة للجدل
    Livia ve ben, sadece bir görevle... dışarıda birlikte çalışan dış haberler muhabiri gibiyiz. Open Subtitles أنا و(ليفيا) نعمل سوية فحسب مثل مراسلين خارجيين في مهمة
    Odaklan. Buradan bir görevle ayrılmıştın. Open Subtitles حسنا لقد بقيت هنا في مهمة
    Ba Sing Se'de diplomatik bir görevle bulunmak o kadar heyecan verici ki. Open Subtitles (لأكون في مهمة دبلوماسية إلى مدينة (با سينغ سي
    Adım Dean Winchester gelecekten bir görevle geldim. Open Subtitles (أدعى (دين وينشستر و أنا في مهمة من المستقبل
    - Barışçıl bir görevle burada bulunuyoruz. Open Subtitles نحن هنا في مهمة سلمية
    - Buraya çok hassas bir görevle geldim, Morgan. Open Subtitles (جئت إلى هنا في مهمة دقيقة ، (مورجان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more