"bir güç var" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك قوة
        
    • فهناك قوة
        
    • يوجد قوة
        
    Demek istediğim sadece... içinde... bir güç var, benim şu ana kadar farkına varamadığım bir güç. Open Subtitles أن هناك قوة بداخلك لم أعلم بوجودها إلا الآن
    Yeterli zaman verildiği takdirde, onları tamamen yok edecek bir güç var. Open Subtitles بوجود وقتٍ كافٍ، هناك قوة يمكنها تدميرهم بالكامل.
    - Fakat hala büyük bir güç var Aslanı 100 yıl önce, tam burada tutsak etmiş bir güç Open Subtitles و لكن لا زال هناك قوة أكبر ابقت آسلان لمئات السنين
    Kaiba, buna devam edemeyiz. Burada başka türlü bir güç var. Open Subtitles لا يمكن أن نستمر , فهناك قوة ثالثة
    Hiçbirşey tesadüfen olmaz. Burada çalışan bir güç var. Open Subtitles .لا شيء يحدث بِالصدفة يوجد قوة تعمل هنا
    Onun içerisinde, benim iki yıldır düzenlemeye çalıştığım muazzam bir güç var. Open Subtitles هناك قوة جوهرية في داخله وقد امضيت سنتان وانا أحاول ضبطه
    Senin ahlaksızlığını yargılayacak daha büyük bir güç var. Open Subtitles هناك قوة أعلى , هي اتي تقرر عقوبة اعمالك الفاحشة
    İçinde muazzam bir güç var ve büyüden bahsetmiyorum. Open Subtitles هناك قوة عظيمة فيك انت ولا أعني بذلك قوة سحرك
    Burada karanlık bir güç var. Open Subtitles هناك قوة سوداء هنا ولا تستطيع انكارها
    Sizde beni korkutan bir güç var. Open Subtitles هناك قوة فيك وهذا الأمر يخيفني - يجب أن تذهب
    Off-- İçinizde bir güç var bu beni korkutuyor. Open Subtitles هناك قوة فيك وهذا الأمر يخيفني
    Dostlar, evreni idare eden bir güç var. Open Subtitles أصدقائي، هناك قوة تسير في الكون
    Narnia' da düşündüğünden çok daha derin ve güçlü büyülü bir güç var. Open Subtitles هناك قوة سحرية رهيبة تسيطر على نارنيا
    Hepsinin üzerinde olan bir güç var büyük sorumluluklarla gelen yüce bir güç... Open Subtitles هناك قوة واحدة فوق كل القوى القوة الآلهية التى تأتي مع ... أعظم المسئوليات
    Kardeş bağında bir güç var. TED هناك قوة في رباط الأخوة.
    Ve burada bulunan çoğu kimse Macromedia ve Microsoft'un başları, ve bir şekilde benim derdim: Bence yazılımın insanları zorlayan ve bilgisayarda neyin mümkün olduğu hakkında düşündükleri yolu sınırlayan homejen bir güç var. TED وكثير منكم أنتم هناك هم رؤساء ماكروميديا ، ومايكروسوفت ، وبطريقة أولئك يمهدون الطريق لي : اعتقد ان هناك قوة عظيمة متجانسة أن البرامج تُفرض على الناس وتحد من طريقة تفكيرهم حول ما هو ممكن على الكمبيوتر.
    Burada başka bir güç var. Open Subtitles فهناك قوة أخرى هنا
    Evin içinde gerçek bir güç var. Open Subtitles يوجد قوة حقيقية في هذا المنزل
    Burada... Stillwater'da bir güç var, Open Subtitles (يوجد قوة هنا في (ستيل واتر...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more