Başbakanla bir geçmişiniz var, biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم أن لديك تاريخ مع رئيس الوزراء |
- Çünkü bir geçmişiniz var. | Open Subtitles | لأنكم لديكم تاريخ مع بعض |
Anlıyorum. Bauer'le bir geçmişiniz var. | Open Subtitles | انا متفهم ان لديك تاريخ مع (باور). |
Holt ile yaramaz bir geçmişiniz var, değil mi? | Open Subtitles | أنت وإياه بينكما تاريخ قذر هاه ؟ |
Bana bir geçmişiniz olmadığını söyleme. | Open Subtitles | لا تقول لي ليس بينكما تاريخ. |
Tüm saygımla söylüyorum, İran'la kuşkulu banka işlemleriyle dolu bir geçmişiniz var. | Open Subtitles | مع كل احتراماتي، لديكم تاريخ طويل من المعاملات المشكوكة مع (إيران) |
Kabarık bir geçmişiniz var, Bay Tate. | Open Subtitles | لديك تاريخ طويل من العنف .سيد (تايت) |
Buraya getirdiğiniz herhangi bir geçmişiniz varmı, bilmem gereken? | Open Subtitles | أي تاريخ قذر لكم علي أن أعلم بأمره |
Ben senin tarafındayım. Şimdi anlıyorum ki Philips'le bir geçmişiniz var. | Open Subtitles | أنا أعلم أن لديك ...(تاريخ مع (فيليبس |
Ama bir geçmişiniz varmış. | Open Subtitles | ولديكِ تاريخ مع (ليتانين) |
- Lütfen! Sizin ortak bir geçmişiniz var. | Open Subtitles | أنت بينكما تاريخ مشترك ! |