Küçük günlük bir gezide. Görünüşe göre erkek arkadaşınla çözülmemiş bazı meseleleri varmış. | Open Subtitles | إنّه في رحلة نهاريّة موجزة، واضح أنّ لديه عملًا عالقًا مع خليلك. |
Kısa bir gezide... | Open Subtitles | و لكن في رحلة قصيرة |
Sanırım bir gezide. | Open Subtitles | أعتقد أنه في رحلة. |
Diğer kardeşim, Gabby onlarla inşaatçılıkla ilgili bir gezide. | Open Subtitles | أختي الأخرى (جابى) كانت في رحلة معهم في بناء المنازل |
Okul gözetimli bir gezide oğluyla Jude'un aynı çadırda kalmasına izin vermiyor. | Open Subtitles | لم يرغب في السمـاح لولده بمشـاركة خيمة مـع (جود) في رحلة مُشرَفٍ عليهـا |