Buraya geldiğinde çok çekingen bir hayvandı. | Open Subtitles | لقد كان حيواناً خجولاً للغاية عندما وصل إلى هنا |
O bir adam değildi. Vahşi bir hayvandı. | Open Subtitles | إنه لم يكن رجلاً لقد كان حيواناً مفترساً |
Bende bir hayvandı sadece. | Open Subtitles | أنا بس كان حيوان. نحن على ما يرام. |
bir hayvandı, değil mi? | Open Subtitles | لقد كان حيوان,أليس كذلك؟ |
Güzel bir hayvandı. | Open Subtitles | لقد كان وحشاً جميلاً |
Tam bir hayvandı! | Open Subtitles | لقد كان وحشاً |
- Sanırım bir hayvandı. - Kan akıyor. | Open Subtitles | ـ أعتقد أنّه مجرد حيوان ـ إنَّكَ تَنْزف |
Aptal bir hayvandı sadece, bir halttan haberi yoktu. | Open Subtitles | إنه حيوان أحمق لا يعرف شيئاً |
Onu bulduğumda bir insandan çok bir hayvandı. | Open Subtitles | وعندما وجدته كان حيواناً أكثر من كونه بشري |
Normalde sakin bir hayvandı ama delirdiğinde, geri durup, sakinleşene kadar bağırmasını beklemek gerekiyordu. | Open Subtitles | في معظم الأحيان كان حيواناً ...لا بأس به لكن عندما كان يغضب كان عليك أن تبتعد وتدعه يصرخ حتى يتعب |
- Alelade bir katile şahit olmadım Sara. Gördüğüm şey bir hayvandı. | Open Subtitles | لم أشهد للتو سلوك قاتلة يا (سارة)، إن ما رأيته كان حيواناً |
Asya fili ile akrabaydı, ama ılımlı bir hayvandı, ılımlı bir orman yaratığıydı. | TED | كان هذا الحيوان قريباً للفيل الآسيوي،... ...لكنه كان حيواناً يعيش في المواطن معتدلة الحرارة، حيوان يعيش في مناطق الغابات المعتدلة. |
Benim bildiğim Cyrus bir hayvandı. | Open Subtitles | السايرس الذي عرفته كان حيوان |
O bir hayvandı. | Open Subtitles | لقد كان حيوان |
Sadece yürüyen bir hayvandı. | Open Subtitles | أنه مجرد حيوان يمشى فقط |
Çok özel bir hayvandı. | Open Subtitles | إنه حيوان مميز جداً |