"bir hendekte" - Translation from Turkish to Arabic

    • في خندق
        
    • داخل خندق
        
    Yani Bir hendekte hazır öğününüzü yemek veya havan ateşinden kaçmak zorunda değilsiniz. Open Subtitles وهذا يعني أنك لا تحتاج إلى الجلوس في خندق والتهرب من قذائف الهاون.
    Bir hendekte yatıyor, deli gibi ağlıyordum. Open Subtitles كنتُ مستلقيا في خندق عيناي مغرورقة بالدموع
    Kardeşinin cesedini evin yakınındaki Bir hendekte buldular. Open Subtitles وعثرت على جثمان أخيك في خندق ليس بعيداً عن المنزل.
    Manastır yolundaki Bir hendekte bulundu. Open Subtitles وُجـد في خندق على طريق الدير صباح أمس.
    Sonrasında tek bildiğim, yolun kenarındaki Bir hendekte üstüm başım toprak, ölümüne üşüyordum. Open Subtitles الشيء التالي وأنا أعلم أنني البرد القارص، مغطاة بالاوساخ في خندق - على جانب الطريق.
    Bir hendekte direksiyonda uyandı. Open Subtitles استيقظت في خندق مص على عجلة القيادة .
    6 ay içinde I-40 ve I-25 arasında Bir hendekte ölü bulunan beşinci kadın. Open Subtitles إنها خامس امرأة منذ أكثر من 6 أشهر توجد ميتة في خندق عند تقاطع الـطريقين الدوليين (4) و(25)
    Kendini Bir hendekte baş aşağı buldun. Open Subtitles -تتدلّين رأسًا على عقبٍ في خندق
    Şansımıza Bir hendekte ölmüştür. Open Subtitles -ربما ماتت في خندق بمكان ما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more