Mesela gerçek bir işi olan biriyle, bir bankacıyla falan. | Open Subtitles | مثلا ً مثل , شخص لديه وظيفة حقيقية , كالمصرفى |
Mesela gerçek bir işi olan biriyle, bir bankacıyla falan. | Open Subtitles | مثلا ً مثل , شخص لديه وظيفة حقيقية , كالمصرفى |
Hayatları boyunca Beyaz Atlı Prenslerini bekliyorlar sonra da iyi bir işi olan ve etraflarında dolanan adamlarla evleniyorlar. | Open Subtitles | اعني انهن يقضين حياتهن بالبحث عن امير جذاب ثم ينتهي بهن الامر بالزواج من رجل لديه وظيفة جيدة و يبقى دائماً معهن |
Gerçek bir işi olan tek kişi olduğumdan eminim. | Open Subtitles | حسناً, أنا متأكد من أنني وحدي من يعمل في وظيفة حقيقية |
Komiser,Casio adlı bir işi olan hiç kimse var mı? Casio mu? | Open Subtitles | هل تعرفون من يعمل في وظيفة تتعلق بالساعة كاسيو؟ |