Kabul et. Sizin çok işlevsiz bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | أعترف, لديكم علاقة مختلة |
Sizin güzel bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | لديكم علاقة رائعة |
Ciddiyim, bence sizin harika bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | بجدّية، أعتقد أنكما لديكما علاقة رائعة |
Sizin garip bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | لديكما علاقة غريبة |
Bilinen bir uyuşturucu tüccarıyla çok samimi bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | لديك علاقة وطيدة هنا مع مهربي المخدرات المعروفين |
- Sizin boktan bir ilişkiniz var diye... | Open Subtitles | انتظر , ليس لانك لديك علاقة فاشلة فهذا يعنى .. |
Onunla ne tür bir ilişkiniz var? | Open Subtitles | 38 صباحاً ما هي طبيعة علاقتك بها؟ |
Çok sağlıklı bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | لديك علاقة صحية للغاية هنا |
Çok karmaşık bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | لديكم علاقة معقّدة جداً |
- Sağlam bir ilişkiniz var sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أن لديكم علاقة قوية |
Harika bir ilişkiniz var. Oh, Tanrım. | Open Subtitles | لديكما علاقة رائعة |
bir ilişkiniz var mıydı? Hayır. | Open Subtitles | هل لديك علاقة مع هذا الرجل؟ |
- Elbette. Bayan Stackhouse'la tam olarak nasıl bir ilişkiniz var? | Open Subtitles | ما طبيعة علاقتك بالضبط مع الآنسة (ستاكهاوس)؟ |
-Tebrik ederim, hayatım. Bence harika ve sağıiıklı bir ilişkiniz var. | Open Subtitles | مبارك لكِ حصلت على علاقة صحية |