Sadece Leydi Kaio değil geri kalan herkes bir iz bırakmadan ortadan kaybolmuş. | Open Subtitles | ولم تختفي السيدة كايو فقط ولكن جميع من كانوا معها اختفو بدون أثر |
5 soygunun herbirinde soyguncular ve motorları hiç bir iz bırakmadan kayboldular | Open Subtitles | في كل من المرات الخمس هذه فإن اللصوص ودراجاتهم تلاشوا بدون أثر |
1809'un kar fırtınası esnasında, 80 kadın bir iz bırakmadan bu evden kayboldu. | Open Subtitles | في وقت ما أثناء العاصفة الثلجية 1809, حوالي 80 إمرأة إختفين من هذا البيت بدون أثر |
Ama şimdilik arkasında bir iz bırakmadan kaybolmuşa benziyor. | Open Subtitles | لكن للوقت الراهن يبدو أنها تبخرت بدون أثر. |
O uyurken gizlice gelip, o uyanmadan önce tek bir iz bırakmadan kaybolur.. | Open Subtitles | أن تتسلل بعد أن ينام وتختفي بدون أثر عندما يستفيق.. |
Şimdi yola çıkacağım ve hiç bir iz bırakmadan yok olacağım. | Open Subtitles | سأذهب لآخر الطريق أختفي بدون أثر |
"Kayakçı turistler bir iz bırakmadan kayboldu" | Open Subtitles | "المتزلجون لا أثر لهم" "بدون أثر" |
Arkamızda tek bir iz bırakmadan yok olacağız. | Open Subtitles | وسنرحل بدون أثر |