Bütün yapman gereken, bir kaç saatliğine burada takılıp, paranı almak ve eve gitmek. | Open Subtitles | كل ما علينا القيام به البقاء هنا لبضعة ساعات نأخذ نقودنا ونعود لديارنا |
Seni bir kaç saatliğine eve götürsek? | Open Subtitles | ربما يتوجب علينا أن نأخذكِ ..للمنزل لبضعة ساعات |
LAPD'deki arkadaşlar bir kaç saatliğine kilitli tutuyorlar. | Open Subtitles | جعلت أصدقائي في الشرطة يحبسونهم وسط المدينة لبضعة ساعات |
Teşekkür edin onlara, küçük bir yardım teklif edin, belki bir kaç saatliğine gönüllü bakıcı olmak gibi bir şey. | TED | أشكره، قدم له القليل من المساعدة، ربما حتى تطوع كمقدم رعاية لبضع ساعات في الأسبوع. |
Çalışma izni olan kadınların çoğu, yatılı hizmetçi yani çocuklarını sadece Pazarları, onda da bir kaç saatliğine görebiliyorlar. | Open Subtitles | معظم النساء اللواتي لديهن رخص عمل يعملاً كخادمات منزليات لذا لا يمكنهن رؤية أطفالهن سوى لبضع ساعات في أيام الأحد |
Arabanızı bir kaç saatliğine alabilir miyim? Şehre gitmek istiyorum da... | Open Subtitles | ممكن أستعير شاحنتك لمدة ساعتين أريد الذهاب للمدينة |
Sadece bir kaç saatliğine. | Open Subtitles | حسنا , سيكون الأمر لمدة ساعتين فقط. |
Eh, buradan bir kaç saatliğine kurtulmak iyi olacak. | Open Subtitles | سيكون جيداً الخروج من هذا المكان لبضعة ساعات. |
Belki seni kovar ama bir kaç saatliğine tüm çocuklar gibi eninde sonunda dediklerini dinler. | Open Subtitles | ربما يقوم بطردك لكن فقط لبضعة ساعات جميع الأطفال في نهاية المطاف يفعلون ما يقال لهم |
Bu problem benliğimin özünde, çok derinlerde, ve sekiz tekila shot belki bunu bir kaç saatliğine maskeleyebilir. | Open Subtitles | هذا فقط في قلب شخصيتي، عميقاً في شخصيتي، وثمانية كئوس تيكيلا لن تُخفي ذلك سوى لبضعة ساعات. |
bir kaç saatliğine burada oturup, uyumalarını ve altlarına yapmalarını, izlemek için oldukça kalifiyeyim. | Open Subtitles | أنا مؤهل تماماً للجلوس هناومشاهدتهمينامون.. ويتغوطون في حفاضاتهم لبضعة ساعات. |
bir kaç saatliğine, gözlem içindi. | Open Subtitles | -ألم يجعلكَ تدخل المشفى ؟ -أجل , لبضعة ساعات . من أجل الملاحظة |
Sanırım, kısa bir süreliğine Dena'nın yanına gitmelisin sadece bir kaç saatliğine, kısa zamanda seni ararım. | Open Subtitles | أظنّكِ يجب أن تذهبي لـ (دينا) لبضعة ساعات وحسب، وسأهاتفكِ بعد قليل. |
bir kaç saatliğine dışarı çıkıyorum. | Open Subtitles | سأخرج لبضعة ساعات. |
Kapsama alanından bir kaç saatliğine kayboluyorsun. Tekrar ortaya çıktığında... | Open Subtitles | تواريتَ عن المساندة لبضع ساعات ثم ظهرتَ مجدّداً |
Ve sonrada onu bir kaç saatliğine dördüncü kanal trafik helikopteriyle dolaştırdık. | Open Subtitles | ثم وضعناه في مروحية القناة الرابعة . للمرور لبضع ساعات |
Tabii bir kaç saatliğine çöp bidonuna kilitlemişliğim vardır. Ne var? | Open Subtitles | على الرغم أنّي أوصدتُ عليه في تلك القمامة لبضع ساعات. |
Bu çocukların sahneye çıkıp ailelerine karşı bir kaç saatliğine normalmiş gibi davranmalarının amacı nedir? | Open Subtitles | ما الفائدة من عرض هؤلاء الاطفال امام آبائهم لبضع ساعات... لكي نظهرهم بأنهم طبيعون؟ |
bir kaç saatliğine rol yapın ! | Open Subtitles | تظاهر فقط لمدة ساعتين |
- Cerie, bir kaç saatliğine dışarı çıkıyorum. | Open Subtitles | (سيري) ، سوف أغيب لمدة ساعتين |