Önümüzde bir kamyon kazası var. Tıkanmayı açabilecek miyim bir bakayım. | Open Subtitles | هناك حادثة شاحنة في الأمام، سأذهب لأرى إن كنت إخلاء العائق. |
Hızla giden bir arabadan atlamak birdenbire bir kamyon gelirken? | Open Subtitles | القفز من سيارة مسرعة؟ حين تأتي شاحنة من مكان ما؟ |
bir kamyon veya minübüse ihtiyacın olacak ve kiralık alamazsın. | Open Subtitles | ستحتاج شاحنه او سياره نقل ولا يمكنك ان تقوم باستئجارها |
Kyrkistan lojistik adında bir kamyon şirketi var. | Open Subtitles | توجد هناك شركة للنقل بالشاحنات تدعى كريكستان للخدمات اللوجستية |
4 kişi tarafından korunan beyaz bir kamyon arıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث عن شاحنة بيضاء يحميها أربعة رجال. |
Bütün bunları bir kamyon bulup haftaya kadar taşıyamam. | Open Subtitles | لا أستطيع الحصول على شاحنة لنقلها حتى الأسبوع القادم. |
Benzinlikte bir kamyon gördüm. | Open Subtitles | رَأيتُ شاحنة بالخارج بجوار محطةِ الوقود. |
Benim için bu zamana kadar duran tek kişi bir kamyon şoförüydü ve üzerinde pantolon yoktu, götüne de kaş çizmişti. | Open Subtitles | الشّخص الوحيد الذّي توقف من أجلي كان، سائق شاحنة بدون سروالٍ و حواجبَ نسائيّة. |
Bu da burada yolu kapatan bir kamyon olmadığını ispatlıyor. | Open Subtitles | أتعلم ؟ هذا يثبت بأنه مستحيل أن يكون هناك شاحنة |
Değil mi? Los Angeles'da gezip duran bir kamyon, ve nerde olduğunu bulmanızın tek yolu Twitter. | TED | إنها شاحنة متحركة عبر لوس أنجلوس والطريقة الوحيدة لايجادها هي عبر موقع توتير |
Ormanin diger tarafinda, park yerinde bir kamyon var. Onlari oraya götür. | Open Subtitles | توجد شاحنة في الاستراحة عند الجانب الآخر من الغابة، خذهم إلى هناك |
Ben de antrenman sahamda bir kamyon görsem öyle yapardım. | Open Subtitles | كنت لأفعل ذلك أنا أيضا إذا رأيت شاحنة في نطاقي |
Bu adamlarda bir kamyon dolusu sarin gazı varsa tüm eyaleti yok edebilirler. | Open Subtitles | إذا كان بحوذة هؤلاء الرجال شحنة شاحنة من الغاز فبإمكانهم إهلاك الولاية بالكامل |
Bu gece, bir kamyon dolusu içki ve bir avuç dolusu parası olan bir içki kaçakçısısın. | Open Subtitles | الليلة، أنت مهرب مسكرات و معك حمولة شاحنة من الخمور و يد مليئة بالدولارات |
Lincolnshire'a bir kamyon patatesi geri yollayacağım. | Open Subtitles | لقد عزمت على إرسال شاحنه تعبئهم إلى لينكوشير هذه الليله |
İçeride biraz yattım diye, ne zaman bir kamyon yolunu şaşırsa, merkeze mi alınacağım? | Open Subtitles | انا فعلت هذا يعني انني ملام في كل مره تسرق فيها شاحنه |
Kyrkistan lojistik adında bir kamyon şirketi var. | Open Subtitles | توجد هناك شركة للنقل بالشاحنات تدعى كريكستان للخدمات اللوجستية |
bir kamyon bulacağım. | Open Subtitles | إلتزمْ الهدوء. سأذهب للبحث عن شاحنة. |
Şu tersyüz olayında işler yanlış gitti ve bir kamyon dolusu kaçak kot ile bitirdim. | Open Subtitles | حسنا،كانت عملية لم تجري كما توقعنا انتهت بحصولي على شاحنة مليئة سراويل جينز مهربة |
Benzinlikte bir kamyon gördüm. | Open Subtitles | رَأيتُ شاحنة بالخارج بجوار محطةِ الوقود. |
Üzerine yılan çizilmiş camsız bir kamyon. | Open Subtitles | شاحنة بدون نوافذ مع ثعبان مطلي عليها. |
Sağda bir kamyon, kamyondan kutular düşer. | TED | هناك شاحنة على اليمين. الصناديق تتساقط خارج الشاحنة. |
Eğer bir kamyon gelirse, altında eziliriz! | Open Subtitles | إن مرت شاحنة ستصدمنا |
Farkı görebildiğinizi hayal edin, bu bir gemi, bu bir ağaç, bir araba, bir karayolu, bir bina, bir kamyon. | TED | لذا، تخيل إذا كنت تستطيع أن تقول، هذه سفينة، هذه شجرة، هذه سيارة، هذا طريق، هذا مبنى، هذه شاحنة. |
Kola Afrika'da 1928'den beri var, ama çoğunlukla uzak pazarlara ulaşamadılar, çünkü sistemleri gelişmiş dünyadakine benziyordu, yolda yürüyen büyük bir kamyon. | TED | ظلت الكولا تعمل في أفريقيا منذ 1928، لكنهم فشلوا في معظم الأوقات في الوصول للأسواق البعيدة، لأن لديهم نظام يشابه كثيراً نظام الدول النامية، الذي هو شاحنة ضخمة تسير على الطريق. |
Buradaki büyük bir kamyon cayır cayır yanan dev bir ateştopuna dönüştü. | Open Subtitles | لقد كانت شاحنة كبيرة والآن أصبحت كرة ضخمة من اللهب المشتعل خارج نطاق السيطرة |
Babanız donanmada olduğu için şanslısınız. Sizi buradan almak için bir kamyon gelecek! | Open Subtitles | محظوظ أنّ أباك في سلاح البحرية يسمحون لكم بركوب الشاحنة لنقلكم |