"bir karıncanın" - Translation from Turkish to Arabic

    • نملة
        
    Fakat, onları çok yakından inceleyebildiğimizi düşünün, mesela bir karıncanın gözünden bakar gibi. Open Subtitles نهاية هذه الكابلات عن قرب, مثلاً من وجهة نظر نملة. الأن بُالعد ثانى
    Ve ikinci olarak bir karıncanın yeteneği bu modeli tayin edebilmesi için çok ham olması gerektiğidir... ...çünkü hiçbir karınca karmaşık hesap yapamaz. TED والشيء الثاني هو أن قدرة نملة لتقييم هذا النمط يجب أن تكون بسيطة جدا، لأنه لا يمكن لأي نملة العد المعقد.
    bir karıncanın, kendinin dört katı... bir eşekarısının üzerine gittiğini gördüm... Open Subtitles رأيت نملة نار ترتفع ضد دابور و كانت في ربع حجمه و
    Her bir karıncanın eski sevgilim olduğunu düşünmemi söyledi. Open Subtitles آخبرتني بأن أفكر بأن كل نملة هي كصديقي السابق.
    Somon balıkları yumurtlama alanına akıntıya karşı yüzerek ulaşırlar, ve bu kurtlar da bir karıncanın içine girip beynini ele geçirirler ve bir arazi aracı gibi çimin tepesine sürerler. TED يسبح سمك السلمون أعالي الأنهار ليتمكن من التفريخ.. وطفيلي النمل تجند نملة مارة.. بالزعف الى دماغ النملة ومن ثم قيادتها الى ورقة العشب كسيارة كل التضاريس.
    Bizim aradığımız şey farklı koloniler arasında, bir karıncanın besin aramaya karar vermeden önce kaç karıncayla iletişime geçmesi gerektiği konusunda küçük farklılıklar olup olmadığı. Çünkü böyle bir koloni daha az besin arardı. TED ما نبحث عنه هو احتمالية وجود اختلاف بسيط بين المستعمرات في كمية التواصلات التي تحتاجها كل نملة قبل أن تقرر الخروج للبحث عن الطعام، لأن مستعمرة كتلك سيقل فيها الخروج للبحث عن الطعام.
    Otostopçunun biri başka bir karıncanın işini daha da zorlaştırıyor. Open Subtitles يُثقل عابر سبيل من أعباء نملة.
    bir karıncanın üzerine basmak gibi. Bir tehlikesi yok. Open Subtitles أشبه وكأنه مشى على نملة ليس هناك خطر
    Ama odak uzaklığını arttırıp, örneğin bir karıncanın bakış açısına kavuşursak... -- Karıncalar öyle ufaktır ki, boyutların hepsine erişimleri vardır -- Uzun boyutun yanı sıra, saat yönünde ve saatin tersi yönde dolaşabiliriz. TED و لكن إن توجهنا مقتربين منه، لرؤيته من وجهة نظر، لنقل، نملة صغيرة تتجول في محيط السلك -- النملات صغيرات الحجم جدا لدرجة أنه بمقدورها الوصول لجميع الأبعاد -- البعد الكبير (الطولي)، و أيضا البعد الصغير (الملتف)، ذو الإتجاه الدوراني، مع أو بعكس إتجاه عقارب الساعة.
    Bu sonucu aldıktan sonra sorunu çözmek için çok zaman harcadım... ...ne çeşit kurallar--çok basit, sınırlı, koklamayla ilgili, kimyasal. bir karıncanın kullanabildiği kurallar,hiçbir karınca genel durumu değerlendiremeyeceği için-- ...gördüğüm sonuç oluşacaktır. Bu önceden tahmin edilebilir dinamikler kimin ne görev yapacağı üzerinedir. TED من ذلك الحين بعد توصلي لتلك النتيجة، أمضيت الكثير من الوقت أحاول فهم ما هي تلك القرارت أو القوانين--ببساطة، المحلية، وربما شمية ، كيميائية. القوانين التي يجب على النملة إتباعها، حيث أن لا يمكن لأي نملة تقييم الوضع العالمي -- ومن شأن ذلك أن تكون النتيجة التي أرى. هذه الديناميات التي يمكن التنبؤ بها، من يفعل تلك المهمة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more