"bir keşiş" - Translation from Turkish to Arabic

• راهب
• كراهب
• راهباً

Benim stresle başa çıkma yöntemimse bir keşiş olmaktı.
أما طريقتي الخاصة فكانت التحول إلى راهب.

Kabul edelim, bekar bir keşiş olmak bazı şeyleri değiştirir.
دعونا نواجه الأمر، أن تصبح راهب عازب سوف يغير الكثير من الأمور

9. yüzyılda Tang Hükümdarlığı esnasında Japon bir keşiş ilk çay bitkisini Japonya'ya getirdi.
في القرن 9 للميلاد إبَّان عهد أسرة تانغ، أدخل راهب ياباني أول نبتة شاي إلى اليابان.

17. yüzyılın Japonya'sındayız batı sahilinde ve bilgeliğe ulaşmış küçük bir keşiş gece yarısına doğru aceleyle küçük bir tepenin sırtına doğru ilerlemekte.
نحن في اليابان في القرن السابع عشر على الساحل الغربي هناك راهب ضئيل ذابل يسرع قرابة منتصف الليل إلى قمة تل صغير

Ayrıca, annem partileri seven biri değil. bir keşiş ya da bir râhibe gibi yaşıyor.
، علاوة على ذلك، أمي لا تحتفل حتى انها كراهب أو راهبة أو أيا كان

Oradayken bir keşiş gibi yaşamanı senden bekleyemem.
أعني،لنأتوقعمنك .. أن تصبح راهباً أو ما شابه بينما أنت بعيد عن الديار.

Bir cadı! Ayartılmış bir keşiş!
ساحرة ، راهب واقع تحت تأثير الإغراء طقوس شيطانية

Bir zamanlar, çok uzun yıllar önce... ..bir Ortodoks manastırında yaşlı bir keşiş yaşarmış.
كان يا ما كان,في قديم الزمان كان راهب عجوز يعيش في دير أورثودوكسي

Ben mütevazı bir adamım. bir keşiş gibi olmaya çabalıyorum, ama o irade bende yok.
أنا رجل بسيط أحاول الإدعاء بأني راهب لكن ليس لدي قوة جيدة

Uzun zaman önce, bir keşiş kitabın gizlice bir kopyasını çıkartmış.
منذ فترة طويلة . في السر راهب قديم أخذ نسخة من الكتاب.

Ben, dilenci bir keşiş olarak, yıllardır cadıları avladım ve Şeytan'ın işaretini tanırım.
انا بصفتي راهب متجول تتبعت الساحرات لسنوات واعرف علامة الشيطان جيداً

Bir gün, deli bir keşiş geldi, giysileri paçavra içinde kaba.., sırtında büyük bir çantası olan, dilenci kılıklı.., ve atalarımızın yerinde konaklayan biriydi.
يومًا ما ظهر راهب مجنون يلبس الخرق وعديم الرحمة. حمل كيسًا كبيرًا على ظهره.

- Yerleştirilmiş ceset gizemli ortaçağ sembolleri ve katilimsi bir keşiş.
-جثّة متوضّعة ، رموز غامضة من القرون الوسطى، والآن راهب قاتل.

Hayır, eminim Tibet dağlarında henüz ününü duymamış bir keşiş vardır.
أنا متأكده بأنه هنالك راهب في اعلى الجبل في تيبيك تيبيك: منطقه في الصين خاصه بالراهبين لم يسمع بهذا بعد

Bu kitap bir gecede ağır suçlar için duvarlarla çevrili bir yerde bir keşiş tafından yazıImış.
‫لقد كُتب هذا الكتاب ‫في ليلة واحدة ‫من قبل راهب والذي مسجوناً ‫لإرتكابه جريمة خطيرة

Kopernik'ten kısa bir süre sonra, 1580'de İtalyan bir keşiş olan Giardano Bruno yıldızların, büyük ihtimalle kendi gezegenleri olan güneşler olduğunu; evrenin ise sonsuz olduğunu ileri sürdü.
بعد وقت قصير من كوبرنيكوس، في 1580، جاء راهب إيطالي، جيوردانو برونو، وأشار لكون النجوم شموساً مستقلة لها كواكبها الخاصة بها و أن الكون متناهي الحجم

Yirmi bir yasinda bir keşiş.
راهب عمره 21 سنة. كان سعيدا جدا.

Vay vay. Kardeş bir keşiş, üstelik de gayet şişman.
حسناً , حسناً راهب , وبدين أيضاً

Bir vaiz, bir papaz, bir rahibe, bir haham ya da budist, bir keşiş olman umurumda değil.
لدينا شئ مشترك لا أبالى ما اذا كنت ...واعظا أو قسا راهب ...

Ama bu hareketlerle... senin normal bir keşiş olduğuna inanmıyorum.
لكن بتلك الحركة, لا أصدق أنك راهب عادي.

Yüzyıllarca süren esaretten, onlarca yıl süren sivil özgürlük yürüyüşlerinden ve daha önemlisi, bir keşiş gibi yaşayıp, 4.0 dan daha düşük not ortalaması getirmeyip,...
-أتعلمين؟ بعد قرون من العبودية عقود من مظاهرات المطالبة بالحقوق و الأهم، العيش كراهب لم أحصل على معدل أقل من 4

Kaftan giydiğimde, Budist bir keşiş olurum.
وباستخدام الحبل ، أكون راهباً بوذيّاً.