| Bak Chris bir kitap okudum; kadınlar Venüs'tenmiş o yüzden şunları al: | Open Subtitles | قرأت كتاباً يقول أن النساء من كوكب الزهرة لذا إجلب لها الآتي: |
| Senin bölümün kötüydü, değil mi? Hiç de bile. Peloponez Savaşı ile ilgili koca bir kitap okudum. | Open Subtitles | مستحيل، لقد قرأت كتاباً كاملاً عن الحرب البيلوبونيسية |
| İş ilişkilerini geliştirme üzerine bir kitap okudum. | Open Subtitles | لقد قرأت كتاباً حول تطوير علاقات العمل |
| - Hayır. Beden diliyle ilgili bir kitap okudum. | Open Subtitles | لقد قرأت كتابا عن لغة الجسد |
| Sugiuchi Yukiyo hakkında bir kitap okudum. | Open Subtitles | قرأت كتابا حول يوكيو |
| Ama, bir kitap okudum ve hayatım değişti. | Open Subtitles | لكن عندما قرأت هذا الكتاب تغيرت حياتي |
| İşte. Çok güzel bir kitap okudum. | Open Subtitles | خذي, قرأت هذا الكتاب الرائع |
| Ayrıca bilgin olsun, dün gece bir kitap okudum. | Open Subtitles | ولعلمك، فلقد قرأت كتاباً ليلة البارحة |
| Sonra da bir kitap okudum. | Open Subtitles | وبعدها قرأت كتاباً. |
| Sonra da bir kitap okudum. | Open Subtitles | وبعدها قرأت كتاباً. |
| Toplu cinayetler hakkında bir kitap okudum. | Open Subtitles | قرأت كتاباً . |
| Ödevimi yaptım, Kelly'yle öğle yemeği yedim, terapistime gittim, tahrik etmeyen bir kitap okudum, | Open Subtitles | أنجزت واجباتي المنزلية، تناولت الغذاء مع (كيلي) ثم ذهبت إلى طبيب نفسي ثم قرأت كتابا غير محفز |