"bir koku" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك رائحة
        
    • رائحة ما
        
    • لها من رائحة
        
    • تلك الرائحة
        
    • من الرائحة
        
    • يوجد رائحة
        
    • مادّةً
        
    • عبير
        
    • أي رائحة
        
    • شم
        
    • أشم شيئاً
        
    • اشم شيئا
        
    • تلك الرائحةِ
        
    • تشم شيئاً
        
    • تشمين شيئا
        
    - Bence mutfaktan garip Bir koku geliyor. - Hayır. Open Subtitles أعتقد أن هناك رائحة غريبة آتية من المطبخِ , لا
    Köpekler ayı kafesinin orada Bir koku aldılar. Open Subtitles تشتمّ الكلاب رائحة ما بجانب قفص الدب القديم
    Ne inanlımaz Bir koku keşfettin! Open Subtitles يا لها من رائحة مدهشة إكتشفتها
    Ama kütüphanede çok fena Bir koku vardı. Open Subtitles ما زالت؛ هناك تلك الرائحة السيئة في المكتبة
    Burnuma Bir koku geldi sandım da... Open Subtitles أعتقد أن التقطت نفحة من الرائحة
    Nemli bir koridorda, yanmış deri gibi Bir koku. Open Subtitles هناك رائحة في الممرالرطب كالجلد المحروق.
    Bir koku var, çekici Bir koku ve bir süre sonra kaybolup gidiyor gibi. Open Subtitles هناك رائحة.. هناك انجذاب و بعد فترة يختفي قليلاً
    Emrimdeki askerle görev başındaydım korkunç Bir koku vardı. Open Subtitles لقد كنت هنا مع زميلي وكانت هناك رائحة نتنة
    Burada tam olarak tarif edemediğim garip Bir koku var. Open Subtitles اشم رائحة ما هنا ولا أعرف ماهى لايمكننى تمييزها ووضع أصبعى عليها
    Burada belirsiz Bir koku var ve netleştiremiyorum. Open Subtitles أننى اشم رائحة ما هنا ولاأعرف ماهى لايمكننى تمييزها ووضع أصبعى عليها
    Tanrım, ne iğrenç Bir koku. Open Subtitles يا إلهي. يا لها من رائحة نتنة.
    Binanın kenarını boyuyordum ve burnuma kötü Bir koku geldi. Open Subtitles 00 أو نحو ذلك كنت أدهن جدار المبنى وشممت تلك الرائحة الكريهة حقاً
    Hayır ahbap! Öyle Bir koku değil bu. Open Subtitles ليس هذا النوع من الرائحة
    İğrenç Bir koku. Ne var orda? Open Subtitles يوجد رائحة مثيرة للقرف ماذا لديك هناك ؟
    Binlerce yıl, parfüm üreticileri, aşırı tatlı ve mis kokuları dengeleyip güzel Bir koku haline getirmek için farklı, ekşimiş kokular kullanmıştır. Open Subtitles لآلاف السنوات، استعمل صانعو العطور مادّةً فاسدة يائسة... ليوازنوا كلّ الروائح الجميلة الأخرى في العطر.
    Büyüleyici Bir koku, Anika sevgilim. Bay Ronson'un dikkatini çekeceğine eminim. Open Subtitles عبير الصيد, غزال الانكا للحصول على انتباه السيد روانسون
    -Üzerinden farklı Bir koku geliyor muydu? Open Subtitles هل كانت تفوح منه أي رائحة مميزة؟
    Nüfusun yaklaşık olarak çeyreği asparagus yedikten sonra idrara çıktığında belirgin Bir koku alır. TED بالنسبة لما يقارب ربع السكان التبول بعد أكل الهليون يؤدي إلى شم رائحة مميزة.
    Hayatımda öyle Bir koku almadım Çavuş. Open Subtitles لم أشم شيئاً مثل تلك الرائحة ابداً ياقائد.
    Bir koku alıyorum.Çamaşır suyu gibi. Open Subtitles اشم شيئا هي مادة تنظيف مبيضة
    Müthiş Bir koku. Open Subtitles تلك الرائحةِ رائعةُ.
    - Bir koku alıyor musun? Open Subtitles هل تشمين شيئا ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more