Bir akşam, Bir komşum yabancı biriyle münakaşaya girdi. | Open Subtitles | فى ليلة تشاجر أحد الجيران مع غريب |
Bir komşum şöyle der; "Eğer iyi bir Kilise arıyorsan Concrete'e günah arıyorsan cehenneme gitmelisin." | Open Subtitles | يقول أحد الجيران " إن كنت تبحث عن كنائس جميلة، فاذهب إلى (كونكريت). وإن كنتَ تبحث عن المعصية، فاذهب للجحيم." |
"Benim olacaksın, benim olacaksın... her zaman Bir komşum olmasını istemiştim... tam senin gibi olmasını istemiştim..." | Open Subtitles | "ألا تكون جاري؟ ألا تكون جاري"؟ لطالما أردت أن يكون لدي جار |
Her şeyi yargılayan çevreci Bir komşum var da. | Open Subtitles | لدي جار منتقد و محافظ على البيئة |
Şarabın 200 çeşidini bilen Bir komşum var. | TED | لدي هذا الجار الذي يعرف 200 نوع من النبيذ. |
Beni bunlarla temas halinde tutan Bir komşum var. Çünkü genellikle, sırtüstü, yukarıdaki yeşilliklere bakarak yaşıyor. | TED | لدي هذا الجار ، الذي يطلعني دائما على هذا الأمر. لأنه يعيش، غالبا على ظهره، ينظر عاليا إلى تلك النعم. |
Glen isminde Bir komşum vardı. Testere heykelleri yapar ve... onları bit pazarında satardı. | Open Subtitles | "كان لدي جار يدعى "كلين ...كان ينحت سلسله بالمنشار |
- Biliyor musun, Bir komşum vardı. | Open Subtitles | - أتعلمين , لقد كان لدي جار ذات مرة ... |
Silahı her daim tetikte olan Bir komşum var. | Open Subtitles | حياتي العاطفيه على المحك بسبب هذا الجار |