Bu daha önemli, 10 dk. içinde bir konferans konuşmam olacak. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون هذا مهما، لدي مؤتمر بعد عشر دقائق |
Kyoto, Japonya'da küresel ısınma için dünya Çapında bir konferans yapılacaktır. | Open Subtitles | هناك مؤتمر عالمي عن الاحتباس الحراري سيقام في كيوتو، في اليابان |
Senaryoyu gözden geçirmek için saat 3'te bir konferans görüşmesi ayarlıyoruz | Open Subtitles | جعلـت لك مؤتمر على الهاتف معه في الساعـة 3 لمراجعــة السكريبــت |
Bir müzeye gideceğim, sonra yemeğe, sonra da bir konferans vereceğim. | Open Subtitles | والآن لو تسمح لي لدي متحف أحضره ثم عشاء ثم محاضرة |
Ve, ekleyebilirim ki, ben sorgulamamı kapalı... bir konferans salonunda, gizlilikle gerçekleştirdim. | Open Subtitles | و انا اضيف انى قمت بتحقيقى الذى يمس الخصوصية فى غرفة اجتماعات مغلقة |
Bu konferansı çok şanslı bir zamanda yapıyoruz, çünkü, halen Berlin'de diğer bir konferans yapılmakta. | TED | نحن نستضيف هذا المؤتمر في وقت مناسب ﻷن هنالك مؤتمر آخر ينعقد في برلين |
Şöyle sorular sorulmadan önce en azından bir konferans vermem gerekiyor... | Open Subtitles | والان علي ان اقوم بمؤتمر صحفي واحد علي الاقل حيث لا تبدأ الاسئله فيه ب |
Barton yarın öğleden sonra 3 günlük bir konferans için oraya gidiyor. | Open Subtitles | بارتون مغادر غداً بعد الظهيرة من اجل حضور مؤتمر لثلاثة ايام هناك |
işte insanların gelecek hakkında konuştuğu bir konferans ve fark edeceğiniz gibi gelecek hala 2000 yılı civarlarında. | TED | والآن ها نحن في مؤتمر حيث يتحدث الناس عن المستقبل، وتلاحظون أن المستقبل لايزال في حوالي سنة 2000. |
Bir keresinde bir konferans sonu otel lobisinde, tam kapıdan çıkmak üzereydim ki iş arkadaşım beni yakaladı. | TED | ذات مرة وفي نهاية مؤتمر في ردهة فندق، وأنا أهمُ فعلًا بالخروج من باب الفندق، لحقت بي زميلة. |
Diye sorduk. Tüm bu uzmanları bir araya topladık ve bu işlerle ilgilenmelerini sağladık ve sonra bir konferans düzenledik. | TED | و قد كان لدينا العديد من الخبراء مجتمعين يعملون على مختلف هذه المسارات, بعد ذلك قمنا بعقد مؤتمر. |
100 yıl önce beş günlük bir konferans için buraya kadar uçmak hepimiz için hayal bile edilemezdi. | TED | وقبل 100 سنة، لم نكن لنتصوّر أنه بإمكاننا القدوم بالطائرات من أنحاء العالم إلى مؤتمر الخمسة أيام هذا. |
Aslında şu an Houston'da bir konferans var ve bu sonuçlardan bir çoğu orada sunulmakta. | TED | في الواقع، هناك مؤتمر تجري أحداثه في هيوستن في هذه اللحظات، حيث يتم عرض الكثير من هذه النتائج. |
Geçen kasım ayında, Mombasa'da bütün Afrikalı bilim ve teknoloji bakanların katıldığı bir konferans düzenlendi ve AMBE için kapsamlı bir çağrı yapıldı. | TED | و في نوفمبر الماضي في مؤتمر وزراء إفريقيا للعلوم و التكنولوجيا الذي عقد في ممباسا , دعا لخطة شاملة لنشر آيمز |
Yakın zamanlara kadar ne zaman uluslararası bir konferans veya festivale katılsam, oradaki en keyifsiz konuşmacılardan biri ben oluyordum. | TED | فحتى وقت قريب، أينما شاركت في مؤتمر دولي أو مهرجان، أكون عادةً واحدةً من المتحدثين الأكثر اكتئابًا. |
Ve ben Wisconsin Beloit'dayken, bir grup ortaokul öğrencisine bir konferans verdim. | TED | وعندما كنت في بلويت في ويسكونسن، ألقيت محاضرة عامة لمجموعة من تلاميذ المستوى الإبتدائي. |
Harvard'da yaklaşık 3 ya da 4-- yok, bundan yaklaşık 2 ay sonra, bir konferans vereceğim. | TED | سأشارك في هارفارد في خلال ثلاثة أو أربعة لا ، بل في خلال شهرين تقريبا من الآن لإلقاء محاضرة |
Bir karşılama bölgesi, bir konferans odası ve iki ofis var. | Open Subtitles | لديكم غرفة استقبال وغرفة اجتماعات ومكتبين |
Sinirle geçen yaklaşık bir aydan sonra detektifler ve yığınlar dolusu dava dosyalarıyla dolu olan bir konferans salonuna indim dedektifler orada oturmuş, sarı not defterlerine notlar alıyorlardı. | TED | لذا بعد حوالي شهر من شعوري بالإحباط الذي لا يصدق، دخلت إلى غرفة اجتماعات كانت مليئة بالمحققين و بأكوام و أكوام من ملفات القضايا، و كان المحققن جالسين هناك مع دفاتر صفراء، يدونون الملاحظات. |
Sadece bir günlüğüne Tel Aviv'deyim burada, otelde teknik bir konferans için bulunuyordum. | Open Subtitles | لقد كنت فى تل ابيب ليوم واحد فقط هنا فى الفندق من اجل المؤتمر التقنى |
Bu akşama bir konferans düzenliyorum. | Open Subtitles | لذلك، سنقوم بمؤتمر صحفي هذا المساء |