| Bak, biraz çılgınca gelecek ama ailemin ormanda bir kulübesi var. | Open Subtitles | أعرف ان هذا سيبدو جنوناً لكن عائلتي لديها كوخاً في الغابة لليلة واحدة |
| - Annemin burada bir kulübesi var. Hafta sonu onda kalacağız. | Open Subtitles | أمي تمتلك كوخاً هنا وننوي قضاء عطلة نهاية الأسبوع فيه |
| Bir arkadaşımın deniz kıyısında küçük bir kulübesi var. | Open Subtitles | صديقة لي تمتلك كوخاً عند الساحل |
| Ben çocukken büyükbabamın taşrada bir kulübesi vardı. | Open Subtitles | عندما كنتُ صغيراً، كان جدي يملك كوخاً شمال المدينة... |
| Ben çocukken büyükbabamın taşrada bir kulübesi vardı. | Open Subtitles | عندما كنتُ صغيراً، كان جدي يملك كوخاً شمال المدينة... |
| Walt'un, kuzeyde, buradan üç saatlik mesafede 12 bin m2'lik arazi üzerinde bir kulübesi var. | Open Subtitles | والـت) يملك كوخاً على ثلاثـة فدان من الأرض) يـبعد حوالي 3 ساعات شمالاً عن هنا |
| Ailesinin orada bir kulübesi vardı. | Open Subtitles | كان لدى والداه كوخاً هناك |
| Hemen yolun orada babamların bir kulübesi var. | Open Subtitles | والداي يملكان كوخاً عند نهاية الطريق! |
| Wendy'nin ailesinin benzinciden bir saat uzaklıkta bir kulübesi varmış. | Open Subtitles | تملك عائلة (ويندي) كوخاً على بعد ساعة من المحطة |
| - bir kulübesi vardı | Open Subtitles | -كان لديها كوخاً |
| Blaine'in babasının Whistler'ın yukarısında bir kulübesi vardı. | Open Subtitles | امتلك والد (بلاين) كوخاً في (ويستلر) |
| Idyllwild'da bir kulübesi var. | Open Subtitles | إن لديه كوخاً في (آيدلوايلد) |