"bir kutlama" - Translation from Turkish to Arabic

    • إحتفال
        
    • احتفال
        
    • نقيم حفل
        
    • لاحتفال
        
    • فسنحتفل بشيء
        
    • أحتفال مناسب
        
    • الاحتفال
        
    Bu çocuklarınızı ve yeteneklerini seyredeceğiniz bir, kutlama, umarım beğenirsiniz. Open Subtitles هذا إحتفال لأطفالكَم ولمواهبهم، لذا نَتمنّى بأنّ نستمتع بهذا الغرض.
    Bütün kutlamalar bittiğinde geriye sadece, kutlamalara ait bütün süsleri toplayıp yakarak başka bir kutlama yapmak kalıyor. Open Subtitles وعندما تنتهي كل الاحتفالات كل ما تبقى هو جمع الحلي و الاكسسوارات و إحراقهم في إحتفال آخر
    Eğer bizim takım kazanırsa, benim de gitmem gereken bir kutlama şenliği olacak. Open Subtitles , إذاً , إن فاز فريقنا , سيقيمون إحتفال ناري
    Bu gece büyük bir kutlama var. Yarına kadar benzin alamazsınız. Open Subtitles انه احتفال ضخم الليلة و لن تحصلوا على الوقود قبل الغد
    bir kutlama için ormanda ıslık çalıp dolaşmaya ne dersin? Open Subtitles ما رايك في احتفال هل نمارس التصفير في حوضنا ؟
    Başlangıç olarak da bu akşam konağımızda büyük bir kutlama var. Open Subtitles و بداية سوف نقيم حفل كبير هذا المساء
    Ufak bir kutlama için biçilmiş kaftan olduğunu düşündüm. Open Subtitles اعتقدت انه سيكون الشي المناسب لاحتفال صغير
    Bugün kendini daha güçlü hissettiğini söyledi. Biraz da şansla, yakında başka bir kutlama daha yapabiliriz. Open Subtitles قالت إنّها تشعر بقوّة غامرة اليوم، وإن وُفّقت، فسنحتفل بشيء آخر قريبًا.
    Şehrin saygıdeğer vergi mükelleflerinin çoğunun ticari binaların ani artışına rağmen hayatta kalmayı başarmaları bir kutlama nedenidir. TED عندما ينجو دافعوا الضرائب الصغار من فورة الابنية المرتفعة فان ذلك يتوجب الاحتفال
    Unutma oğlum, bu aile içi bir kutlama, bir Hollywood yapımı değil. Open Subtitles تذكّر يا بني هذا إحتفال عائلي وليس انتاجاً لهوليود
    En iyi arkadaşım hayallerindeki kızla evleniyor fakat bu yolculuktaki her şey bir kutlama değil. Open Subtitles سيتزوّج صديقي المقرّب من فتاة أحلامه لكن ليس كل ما يتعلّق بهذه الرحلة عبارة عن إحتفال
    Bu akşam, generalleriniz, politikacılarınız, casuslarınız bir kutlama için bir araya geldi. Open Subtitles الليلة، الجنراليون والسياسيون والجواسيس. تقابلوا في إحتفال.
    Sahip, Bebek İsa için büyük bir kutlama düzenleyecek. Open Subtitles والسيد يقيم إحتفال ضخم من أجل عزيزه المسيح
    Sonra bilimin sihir üzerine olan zaferinden kimsenin şüphe duymaması için bir kutlama yapacağız. Open Subtitles ثم سنقوم بإقامة إحتفال لقمع أي شكوك حول إنتصار العلم على السحر.
    Kızı öldürürsün ve sonra güzel bir kutlama yaparız. Open Subtitles أنت ستقتلها و سيكون عندنا إحتفال كبير
    Normalde bu Boston hayır işleri için bir gala, bir kutlama olurdu. Open Subtitles غالباً ما يكون هذا احتفال أحتفال كبير لجمع المال لمنظمات بوسطن الخيرية.
    Siz de biliyorsunuz ki devamında da koca bir kutlama yapılacak. Open Subtitles . وهل تعلمين ؟ سوف يكون هنلك احتفال كبير بعد ذلك
    Düzenleyeceğim bir kutlama ve anlatacağım yeni bir hikâye var. Open Subtitles لديّ احتفال علي التخطيط له، وقصة جديدة عليّ أن أرويها.
    O zaman küçük bir kutlama için çok erken olmaz, değil mi? Open Subtitles اذن فالوقت ليس مبكرا على احتفال صغير، ايه؟
    buyur gel küçük bir kutlama yapıyoruz gel,Priya da burada Open Subtitles تفضل بالمجيء نحن نقيم حفل جمعة صغير تعال ، " بريا " ، هنا أيضا
    Sadece 20. yıla yakışır güzellikte bir kutlama planlamazdım. Open Subtitles لما خططت لاحتفال جدير بالذكرى الـ20
    Bugün kendini daha güçlü hissettiğini söyledi. Biraz da şansla, yakında başka bir kutlama daha yapabiliriz. Open Subtitles قالت إنّها تشعر بقوّة غامرة اليوم، وإن وُفّقت، فسنحتفل بشيء آخر قريبًا.
    Şimdi bir kutlama olacak. Ziyaretlerinin hepsinde birini çağırır. Open Subtitles الآن لدينا الاحتفال كل زياراته يطلب واحدا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more