"bir mail" - Translation from Turkish to Arabic

    • بريد إلكتروني
        
    • رسالة إلكترونية
        
    • بريدا إلكترونيا
        
    • إيميل آخر
        
    • له بريداً إلكترونياً
        
    Birkaç yıl önce, müdürüm bana öğrencilerimin birinden isimsiz bir mail aldı. TED منذ سنوات قليلة، حصل مدير مدرستي على بريد إلكتروني مجهول من أحد طلابه.
    Her ay ona bir mail gönderiyordum. Open Subtitles لقد كُنت أُرسِل لها بريد إلكتروني مرّة بالشهر
    Benden bir mail aldın mı hiç? Open Subtitles إذن هل حصلت على رسالة بريد إلكتروني مني ؟
    Yeni C.E.O'dan şirket genelindeki herkese giden ve sadece papyonlu kedi resimleri olan bir mail aldım. Open Subtitles وصلتني رسالة إلكترونية من المدير التنفيذي الجديد، كان بها تلميح عن قطط تلبس الببيونات
    Yok. Sen böyle bir mail yazar mısın, Will? Open Subtitles هل هناك أي رسالة إلكترونية تثبت ذلك؟
    Olmadı. Bu sabah bir mail aldım. Open Subtitles لا، وصلني بريدا إلكترونيا هذا الصباح
    Eğer öyleyse az önce "işini bitir" diye bir mail aldı. Open Subtitles حسنا , إن كان هو فقد تلقي إيميل آخر يقول "إطرحه أرضا"
    - İyi, tamam, bir mail atayım o zaman. Bu akşam müsait mi bakayım. Open Subtitles حسناً، سأرسل له بريداً إلكترونياً الآن وأرى إن كان بوسعي زيارته الليلة.
    Çok hassas bir mail ofisteki millete atılmış durumda. Open Subtitles رسالة بريد إلكتروني حساسة تم نشرها داخل المكتب
    bir mail adresi alsan çok daha hızlı olurdu. Open Subtitles سيكون هذا أسهل إذا كان لديك بريد إلكتروني
    Albay kendisinden başka tek bir kişinin bildiği isimsiz bir mail hesabı açmış. Open Subtitles قام العقيد بعمل حساب بريد إلكتروني مجهول بحيث لم يعلم عنه إلا هو وشخص آخر فقط.
    Tam üç ay sürdü çünkü onun bir mail adresi bile yok. Open Subtitles لقد أخذ مني 3 أشهر لأنها لا تملك بريد إلكتروني
    Sonra bir gün, eski sınıf arkadaşı ona sırlarla dolu bir mail yolladı. Open Subtitles وذات يوم، صديقه القديم من الكلية أرسل له رسالة بريد إلكتروني كانت مليئة بالأسرار.
    Ayrıca bu çıkarsa, rûyamın devamındakiler de gerçekleşecek ve çok yakında Michelle Obama'dan bir mail alacağım! Open Subtitles إن كنت محقة فسيكون ما تبقي من حلمي صحيحاً والذي يعني أنه ستصلني رسالة إلكترونية من (ميشيل أوباما)
    Az önce Abby'den telaşlandırıcı bir hata konusunda beni uyaran bir mail aldım. Open Subtitles لقد تلقيت للتو رسالة إلكترونية من (آبي) تنبهني إلى إغفال مزعج.
    Caleb bana bir mail gönderdi. Ekteki dosyayı acilen açmamı söylemiş. Open Subtitles بعث (كيلب) رسالة إلكترونية لي وأمرني بفتح الملف المرفق فوراً
    bir mail attı. Open Subtitles وصلتني رسالة إلكترونية منها
    Gettysburg'daki bağlantıdan bahseden bir mail buldular. Open Subtitles - لأنّي متأكّدة. وجدوا بريدا إلكترونيا يشيرُ إلى وجود إتصال في جهة (جاتيسبرغ)
    Az önce yeni bir mail gönderdiler. "Tik-Tak." yazıyor. Open Subtitles لقد أرسلوا للتو إيميل آخر "يقول "بدء العد التنازلي
    - İyi, tamam, bir mail atayım o zaman. Bu akşam müsait mi bakayım. Open Subtitles حسناً، سأرسل له بريداً إلكترونياً الآن وأرى إن كان بوسعي زيارته الليلة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more