Onların kalıntıları tutmak tek yolu bir mezarlıkta onları gömmek için. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لتبقي رفاتهم في الأسفل هي أن تدفنيهم في مقبرة |
Bir silah satıcısı Moskova dışındaki bir mezarlıkta ölü bulundu. | Open Subtitles | تم العثور على تاجر سلاح ميتا في مقبرة خارج موسكو. |
Timmy Musket'in Block Island'da bir mezarlıkta gömülü olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | تعلمت بأن تيمي مسكيت مدفون في مقبرة في جزيرة بلوك |
13. cuma günü dolunayın altında bir mezarlıkta olmalı. | Open Subtitles | لابد أن يكون في المقابر في ليلة قمر مكتمل يوم الجمعة 13 |
Ceset, halihazırda bir mezarlıkta. | Open Subtitles | الجسم في المقبرة شخص ما كان يُحاول أن يوفر بعض من الوقت |
Mısır'daki ilk günümde Mendes adında Kuzeydoğu Mısır Deltasında 4.200 yıl öncesinden kalma bir mezarlıkta çalıştım. | TED | في أول أيامي في مصر، عملت في موقع في شمال شرق الدلتا بمصر يدعى منديس، ويرجع تاريخه إلى 4200 سنة في الماضي، في مقبرة. |
"Git" kelimesi bana uğursuzluk getirirdi. İlk öpüşmem bir mezarlıkta olmuştu. | Open Subtitles | أصبت بالنحس منذ البداية أول قبلة لي كانت في مقبرة |
Bir defasında, rüyamda bir mezarlıkta yürüdüğümü görüyordum, ve birden garip bir şey fark ettim. | Open Subtitles | في احدى المرات , حلمت بأنني كنت امشي في مقبرة و فجأةً لاحظت شيئا غريبا |
Ay ışığında kadın gibi giyinmeyi seven güzel bir erkekle bir mezarlıkta üzerimde spa bornozuyla kalacağım aklıma gelmezdi. | Open Subtitles | لم أتصور أبداً التواجد ببرنس حمام في مقبرة أخاطب مخنث جميل تحت ضوء القمر |
Arabası bu sabah Jacksonville yakınında bir mezarlıkta terk edilmiş halde bulunmuş. | Open Subtitles | في مقبرة بالقرب جاكسونفيل هذا الصباح ما الذي يجعلك تعتقد أن ذلك مرتبط؟ |
bir mezarlıkta bulabileceğin şeylerin listesi gibi görünüyor. | Open Subtitles | تبدو أنها أشياء تجدها في مقبرة |
bir mezarlıkta ölü babamla konuşuyorum. | Open Subtitles | هل أنت بخير ... ؟ أتحـدث مع والدي الميت في مقبرة |
Kasvetli bir mezarlıkta kasvetli bir haber aldım resmen. | Open Subtitles | للتو جائتني أخبار سيئة في مقبرة |
Bir demet gibi bir mezarlıkta korkmuş ilkokul öğrencisi . | Open Subtitles | مثل حفنة من تلاميذ خائفة في مقبرة. |
Bir keresinde New Haven'da görmüştüm, bir mezarlıkta. | Open Subtitles | رأيت حفارة آلية صغيرة ذات مرة في مقبرة "نيو هيفين". |
Onu Lynchburg'taki bir mezarlıkta buldum. | Open Subtitles | وجدته في مقبرة في ليتشبيرغ |
Marjorie Nugent, Carthage, Teksas'ın hemen dışında küçük bir mezarlıkta, eşinin yanında yatmaktadır. | Open Subtitles | دُفنت (مارغوري نوغنت) بجانب زوجها في مقبرة صغيرة (خارج (كارتدج |
Lütfen bana bir mezarlıkta tanışmadığımızı söyle. | Open Subtitles | رجاءً لا تخبريني أنّنا التقينا لأوّل مرّة في المقابر. |
bir mezarlıkta çizecek kadar cesur bir kız. | Open Subtitles | يا لكِ من فتاة شجاعة لقيامكِ بالرسم في المقابر |
Onu, kalbine kazık saplanmış şekilde bir mezarlıkta bulduk. | Open Subtitles | وجدناه في المقبرة شخص ما وضع وتد في قلبه |