| Roland onlara orada ne olduğunu göstermek için gittiğinde, orada gübre yerine bombalar ile donatılmış bir minibüs vardı. | Open Subtitles | رولاند ذهب لكي يريهم ما كان هناك بدلا من الأسمدة كانت هناك شاحنة صغيرة مجهزة بقنبلة |
| Bir blok ötede bir minibüs çalınmış. | Open Subtitles | سرقت شاحنة صغيرة على بعد شارع من هنا |
| Park yerinde bir minibüs bırakıyor. | Open Subtitles | ترك سيارة فان مركونة فى واحدة من المواقف السيارات. |
| - Yürüyüşe çıkmıştım ve şüpheli bir minibüs gördüm. | Open Subtitles | كنت اتمشى فرأيت سيارة فان مثيرة للإنتباه |
| Hayır, mavi bir minibüs ara dedi. | Open Subtitles | لا، لقد قال ابحث عن سيارة زرقاء |
| Mesela dışarı park etmiş bir minibüs olduğunu çok iyi biliyorum. | Open Subtitles | , على سبيل المثال، أعرف أنه الآن هناك شاحنة واقفة بالخارج |
| Bunu duyduğuma üzüldüm. Yeni bir minibüs müydü? | Open Subtitles | أنا آسفة جدا لسماع هذا هل كانت شاحنة جديدة؟ |
| Hatırlıyor musunuz, dün az daha bir minibüs size çarpıyordu. | Open Subtitles | أتذكر بأنّ شاحنة مغلقة كادت أن تدهسكَ يوم البارحة ؟ |
| Mavi renkli bir minibüs. Eşime ait. | Open Subtitles | إنها شاحنة صغيرة زرقاء الطلاء ملك لزوجي |
| Glenbrook istasyonundaki parkta beyaz bir minibüs kiralamış. | Open Subtitles | قام بإستئجار شاحنة صغيرة بيضاء من محطة "غلامبرغ" |
| bir minibüs ve köpek almalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نقتني شاحنة صغيرة و كلباً |
| bir minibüs yaklaşıyor. | Open Subtitles | اقتراب شاحنة صغيرة |
| Ya da bir minibüs alırsın. | Open Subtitles | او يمكنك شراء شاحنة صغيرة |
| Çünkü bir minibüs çarptı, Chuck. | Open Subtitles | (لأن شاحنة صغيرة صدمتني يا (تشاك |
| Olay yerindeki tanıklar park alanını hızlı bir şekilde terk eden bir minibüs gördüklerini söylediler. | Open Subtitles | وهناك شهود عيان... شاهدوا سيارة فان تغادر المحطة مسرعة بعد إطلاق النار |
| Olay yerindeki tanıklar park alanını hızlı bir şekilde terk eden bir minibüs gördüklerini söylediler. | Open Subtitles | وهناك شهود عيان... شاهدوا سيارة فان تغادر المحطة مسرعة بعد إطلاق النار |
| Bataklık adamı bir minibüs gördüğünü söylemişti, değil mi? | Open Subtitles | "رجل المستنقع قال أنّه رأى سيارة فان هناك، أليس كذلك؟" |
| katillerin hareket halinde olabilecekleri beyaz bir minibüs veya kamyonet, Washington banliyösünü alarma geçiriyor. | Open Subtitles | في سيارة فان بيضاء أو شاحنة" "ضواحي "واشنطن" في حالة تأهب |
| Mavi bir minibüs ara. | Open Subtitles | إبحث عن سيارة زرقاء |
| Yeşil bir minibüs arasınlar. | Open Subtitles | ابحث عن سيارة خضراء. |
| Külüstür beyaz bir minibüs Fakahatchee Eyalet Özel Arazisi'ne sapıyor. | Open Subtitles | ... هناك شاحنة بيضاء مسرعة باتجاه شاطئ محمية فاكاهاتشي ... |
| Pekâla. O bölgede beyaz bir minibüs görüldüğüne dair bir bilgi aldık. | Open Subtitles | حسناً، لدينا تقارير تُفيد أنّه كانت هناك شاحنة بيضاء في المنطقة. |
| Beyaz bir minibüs. | Open Subtitles | لقد كانت شاحنة بيضاء |
| Yarın öğlen buraya gel. Bekleyen bir minibüs olacak. | Open Subtitles | تعال هنا غداً عند الظهر سأحضر شاحنة مغلقة لتكون بانتظارك |