| Artık o barda içen ve kağıt oynayan yaşlı bir moruk. | Open Subtitles | إنّه رجل عجوز يشرب ويلعب الورق في حانته. |
| Bir gün, yolduğun yaşlı bir moruk aynen böyle konuşarak seni deşecek. | Open Subtitles | ذات يوم، رجل عجوز ضاجعته سوف يقوم بتقطيعك بسبب كلامك هذا |
| Pis bir moruk olacaksın, ayyaş olacaksın. | Open Subtitles | وبعد ذلك ستكون رجل عجوز قذر وستكون ثملا |
| Yemezler. Bu zavallı yaşlı bir moruk değil. | Open Subtitles | لا أصدق ذلك هو ليس رجل عجوز حزين |
| Ve Glenn yaşlanınca yakışıklı bir moruk olacak... | Open Subtitles | وجلين سيكون حقيقة رجل عجوز وسيم... |
| Sana söylemiştim, bu bir moruk oyunu. | Open Subtitles | لقد أخبرتك إنها حيلة رجل عجوز |