"bir muz" - Translation from Turkish to Arabic

    • موزة
        
    • موز
        
    bir muz için öldürülebilirsin. Ama bunun dışında herşey çok güzel. Open Subtitles يمكن أن تصبح مقتولا بسبب موزة لكن غير هذا فهم لطفاء
    Silik bir çorap mı? Olgun bir muz mu? Küflü bir diş macunu tüpü mü? TED هل هو جورب مجعد؟ موزة ناضجة؟ أم أنبوب معجون أسنان متعفن؟
    Bu sabah erkenden dışarı çıktım. kahvaltı için bir muz almak istedim. Open Subtitles في هذا الصباح خرجت مبكرا أردت موزة للفطور
    ya da "Bak bir muz ağacı, hadi gidip toplayalım." TED أو، "انظر! توجد شجرة موزٍ هنالك! لنذهب ونحصل على موز!"
    # Yalnızca kay basarak bir muz kabuğuna Dünyalar bak nasıl geliyor ayağına # Open Subtitles فقط ستنزلق على قشرة موز والعالم تحت اقدامك.
    ben palermo da bir muz çalmanın bu kadar önemli olduğunu bilemedim. Open Subtitles أنا لم أعرف بأن سرقة موزة في بليرمو أمر خطير جدا
    Senin üzerinde gösterecek değilim, seni şapşal. Aşağı in ve bir muz getir. Open Subtitles لن ألبسك إيّاه أيّها الشاذّ انزل وأحضر موزة
    Tanrıya şükür.Kendime başka bir muz ağacı bulurum ben de Open Subtitles حمداً لله لأني إن رأيت موزة أخرى هنا لن آكل الفواكه ثانية
    bir muz kabuğunda kayıp beni hamile bırakabilirsin. Open Subtitles فهناك احتمال أن تتعثر بقشرة موزة و تجعلني حبلى
    Bazen çöpün içindeyken, biraz kafam iyi oluyor, ama bugün içerde yarım bir muz buldum. Open Subtitles ،مرةً عندما كنت بالقمامة ، وجدت مصباح رأس صغير . لكن اليوم وجدت نصف موزة
    Dünyada çok fazla çöp tenekesi var, ve çoğunda yarım bir muz yok. Open Subtitles ، هناك الكثير من صناديق القمامة في العالم وليس في معظمها . سيجد نصف موزة
    Jimmy, mutfağa git, bir muz ve simit getir. Open Subtitles جيمي، اذهب إلى المطبخ، و أحضر لي كعكة دائرية و موزة
    Hepsi de Karayip okulu. Yapıştır bir muz! Open Subtitles كلها مدارس كاريبية حسناً مرر لي موزة
    bir muz vardı, telefon tamirciliği için başvurmuştu. Open Subtitles أنا أعرف موزة قبلت العمل كمصلح للهواتف
    - Ve vücudunuzda çok çabuk çürük oluşuyor. - Eski bir muz gibi. Open Subtitles - وتتعرض لكدمة بسهولة - مثل موزة قديمة -
    Muhteşem bir muz sana. Teşekkürler çocuk. Open Subtitles موزة درجة اولى ,تماما كما طلبت - شكرا لك ايها الطفل
    Ismarlıyor musun? Muz kokteyli alabilir miyim? Bayan için bir muz kokteyli, bana da bir viski lütfen. Open Subtitles أحضر إلى السيدة موز,وأحضر لي كأس سكوتش آخر
    Arka çıkışta bir muz kabuğuna basıp kaydım. Open Subtitles لقد خطوت على قشرة موز في الزقاق وأنا عائدة.
    Orangutanın bir muz salkımına tutunup yüzdüğünü söyledin. Open Subtitles لقد ذكرت أن القردة أعتلت سباطة موز طافية حتى بلغت القارب
    Bunu sen üçüncü sınıf bir muz cumhuriyetinin kralı olasın diye yapmadım, karım bu yüzden ölmedi. Open Subtitles لم أفعل هذا،زوجتي لم تموت حتى تصبح ملكًا لجمهورية موز من الدرجة الثالثة.
    Maymun kafesi açarsa kuş ona güzel bir muz verecek. Open Subtitles الطائر سيعطي القرد موز جميل... اذا فتح القرد القفص.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more