Eğer bir botu sabote etmeniz gerekiyorsa, su hattının altına bir patlayıcı yerleştirmek genellikle bunu yapmanın en etkili yoludur. | Open Subtitles | اذا اردت تخريب قارب عبوة ناسفة تحت خط المياه هي غالباً أفضل طريقة لفعل ذلك |
Metroya büyük bir patlayıcı bırakmıştım. | Open Subtitles | لقد تركت عبوة ناسفة ضخمة اسفل محطة القطار |
Geçidinizden bir patlayıcı yollayıp şehrin savunmalarını felç edeceğim. | Open Subtitles | سأرسل مادّة متفجّرة خلال بوابتكم سأشلّ دفاعات المدينة |
Çipimin yakınlarında, kafatasımın üstüne bir patlayıcı yerleştirdim. | Open Subtitles | لقد زرعتُ مادّة متفجّرة في جمجمتي قرب رقاقتي |
Piçler. Sıvı bir patlayıcı kullanmış olmalılar. | Open Subtitles | اللقطاء، يجِب أَن يكون عندهم مستعملون لنوع من مادة متفجرة سائلة |
Merkeze inildiğinde, çekirdeğin yeniden hareket etmesine olanak verecek güçte bir patlayıcı madde oraya bırakılacak. | Open Subtitles | وهناك سيتم زرع شحنة متفجرة كافية لإعادة تشغيل لب الارض |
Bulunduğunuz ortamda, bir patlayıcı yapmak yüksek kimya bilgisi gerektirir. | Open Subtitles | صناعة جهاز متفجر في الميدان يتطلب معرفة قوية بالكيمياء |
Bu bölgelerde ciddi bir patlayıcı tehdidi var. | Open Subtitles | لدينا الممكن عبوة ناسفة في هذه المواقع. |
Kafamın içine, çipimin yanına bir patlayıcı yerleştirdim. | Open Subtitles | زرعت عبوة ناسفة في جمجمتي قرب رقاقتي |
Ürdün Nehri'ne 3 km uzaklıkta, Route 90'ın sağında bir patlayıcı. | Open Subtitles | باستخدام عبوة ناسفة على "الطريق 90" على بعد ثلاث كيلومترات من وادي الأرودن |
Olası bir patlayıcı aygıt. | Open Subtitles | محتمل وجود عبوة ناسفة |
Bu bir patlayıcı. | Open Subtitles | إنها عبوة ناسفة. |
Chen, virüsü havaya salmak için bir patlayıcı kullanıyor. | Open Subtitles | شن) يستخدم عبوة ناسفة لنقل) الفيروس جوًا, هذا سيقتل الملايين |
Çipimin yakınlarında, kafatasımın üstüne bir patlayıcı yerleştirdim. | Open Subtitles | -لقد زرعتُ مادّة متفجّرة في جمجمتي، قرب رقاقتي، إنها كميّة صغيرة، لكنّها كافية! |
Grant Sykes, BOMBA UZMANI Kraterlere bakılırsa, güçlü bir patlayıcı gibi görünüyor, askeri bir tür olabilir. | Open Subtitles | من الحفر , يبدو أنهم استخدموا مادة متفجرة من درجة عسكرية عالية |
Beyninde hızlı aramaya kaydettiğim bir patlayıcı var. | Open Subtitles | ثمة مادة متفجرة بالجذع الدماغي لها والذي أملك زر تفجيره بخاصية الإتصال السريع |
Güçlü bir patlayıcı. | Open Subtitles | مادة متفجرة قوية |
Kafamda bir patlayıcı var. Beni öldürmezsen, ben öleceğim. | Open Subtitles | لدي شحنة متفجرة بدماغي ساموت ان لم تقتليني |
Tam başınızın üstünde, asansörün halatına yerleştirilmiş bir patlayıcı var | Open Subtitles | هناك شحنة متفجرة مربوطة بسلك المصعد فوق رأسك |
Kafana bir patlayıcı koyduk. | Open Subtitles | لقد وضعنا شحنة متفجرة بدماغك |
Kötü olaydan kastım, bugün oğlunuz erkekler tuvaletine bir patlayıcı attığında yaşandı. | Open Subtitles | الحادثةالتيذكرتهاوقعتهذاالصباح... عندما أطلق إبنك جهاز متفجر في مرحاض الأولاد |