Buraya en son geldiğinde bana tüylerden yapılmış bir pelerin getirmiştin. | Open Subtitles | آخرمرّة أتيت بها إلى هنا أحضرت لي عباءة من الريش |
Gündüzleri. Geceleri ise bir pelerin giyerek bizi öldürmek için suikast timini gönderen ve günah keçisi | Open Subtitles | في النهار، وفي الليل سأرتدي عباءة وأتعقب الأشرار الغامضين |
Bazen biri arkadaşınsa, senin için bir şeyler yapmasına izin verirsin bir pelerin vermesi ya da düğün planına yardım etmesi gibi istemesen bile. | Open Subtitles | أحياناً إذا كان شخصٌ ما صديقاً لك تجعلهم يقومون بأشياء لك كإهدائك عباءة أو المساعدة بتنظيم زفاف |
- Ay, umarım bana da bir pelerin verirler. | Open Subtitles | يا الهي ، أتمنى لو كانوا منحوني رداءً أيضاً |
Dün pelerin almaya gittim. Harika bir pelerin aldım. | Open Subtitles | لقد ذهبت لمتجر الملابس بالأمس لقد آشتريت رداءً رائعًـا. |
Gerçekte bu, yıllarını Yunan şehirlerinde dolaşarak geçireceği tek varlığının bir pelerin, değnek ve sırt bohçası olacağı, yıl boyu açık havada, teknolojiden, banyodan ve pişmiş yemeklerden vazgeçerek yaşayacağı anlamına geliyordu. | TED | عملياً، يعني أنه قضى سنواتٍ يجوب المدن الإغريقية بدون شيء سوى: عباءة وعصا وحقيبة على ظهره. في الهواء الطلق على مدار السنة، امتنع عن التقنية والحمامات والطعام المطبوخ. |
Bela aramıyorum, aradığım tek şey bir pelerin. | Open Subtitles | [أنا لا أبحدث عن مشاكل، فقط.. مجرد [عباءة |
Efsaneler ve hikayeler. - Madem altı üstü bir pelerin neden almama izin vermiyorsun? | Open Subtitles | أساطير وقصص لقد كانت مجرد عباءة |
Bunlardan ilki, etrafını saran koruyucu bir pelerin var. | Open Subtitles | واحدة أنه لديك عباءة واقية حولك. |
bir pelerin vardı, lanetli bir pelerin. | Open Subtitles | قد كانت عباءة، عباءة ملعونة |
Kızıl bir pelerin mi takmış? | Open Subtitles | أهو يرتدي عباءة حمراء ؟ |
Dinin kurucusuna ait olan bir pelerin. | Open Subtitles | عباءة تخصّ مؤسّس الإيمان |
Bence o bir pelerin. | Open Subtitles | اظن انها عباءة. |
Gidip bir pelerin alasım geldi şimdi. | Open Subtitles | يعجلني اود ان اشتري لك عباءة |
Bir isimle ve bir kostümle, belki de bir pelerin. | Open Subtitles | باسم وزيّ، وربما عباءة |
Ağır bir pelerin istiyorum. | Open Subtitles | أريد عباءة ثقيلة |
Bu özel bir pelerin. | Open Subtitles | إنها عباءة خاصة... |
Sen bir kahramansın Moz. Sana bir pelerin dikeceğim. | Open Subtitles | . (إنك بطل خارق ، يا (موز . سأخيط لك رداءً |
Cabe, kaçıyor. Kırmızı bir pelerin giyiyor. | Open Subtitles | (كايب)، إنّه يتحرّك، إنّه يرتدي رداءً أحمراً. |