| Bir keresinde bir sandviç'i ortadan ayırmıştı ve sonunda çok küçük suratlı bir sandviç oldu. | Open Subtitles | في أحسن الأحوال، ستكون سندويتش صغيرة مفتوحة |
| 4 gün önce çocuk bir sandviç, benzin deposu ve ortanca aldı. | Open Subtitles | قبل 4 أيام أشتري الولد سندويتش و بنزين و ماء ورد |
| Aşağıdaki lokantaya gidip bana bir sandviç yaptırsana. | Open Subtitles | ربما يمكنك أن تقصد المقصف وتحضر لي شطيرة |
| Şimdi bana bir sandviç yapar mısın lütfen? | Open Subtitles | الآن , هل يمكنكِ إعداد ساندوتش من أجلى , رجاءً ؟ |
| Bayan Muffet, bana da bir sandviç ver. | Open Subtitles | يا سيّدة الشطائر، اعطني إحدى تلك الشطائر |
| Bu büyük bir sandviç. Hepsini yiyebilir miyim bilmiyorum. | Open Subtitles | "يا لها من شطيرة ضخمة، لا أدري إذا بإمكاني تناولها" |
| O yüzden de sana fıstık ezmeli ve mantarlı bir sandviç hazırladım. | Open Subtitles | لهذا السبب أعددت لك شطيرة بالفطر هذه المرة |
| Minyon bir kadın için fazla büyük bir sandviç. | Open Subtitles | إنها شطيرة كبيرة لسيدة صغيرة |
| Bedenleri, sanki bir sandviç gibi kesiyor. | Open Subtitles | كأنه يقطع الساندويتش للطفل |
| O torbada öyle yapmaya başladığında yarım bir sandviç vardı biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | انت تعلم انه كان يوجد نصف سندويشة في هذا الكيس عندما بدأت, صحيح؟ |
| Sen işini hâllederken sana bir sandviç almamı istemediğine emin misin? | Open Subtitles | أواثق أنـّك لا تـُريد جلب شطيرة بينما أنت هنا؟ |
| Geri döndüğümde bana bir sandviç yap, olur mu? | Open Subtitles | أعدّي لي شطيرة عند عودتي, حسناً؟ |
| Daha büyük bir sandviç getiririm. | Open Subtitles | سوف أحضر شطيرة كبيرة الحجم |
| Bilmiyorum. Kendisine bir sandviç ikram ettim. | Open Subtitles | لا أعرف لكن عرضت عليها شطيره |
| Sana bir sandviç ve 6 ayak parmağı olan bir koca getiririm. | Open Subtitles | أنا سَأُجلب لك سندويتش وست قطع من أصابع القدم |
| İçinde bol katmanlı büyük bir sandviç olarak düşün. | Open Subtitles | فكر بالأمر وكأنه سندويتش كبير به طبقات من الخبز |
| Nasıl olacak bilemiyorum ama bana yeni bir sandviç getireceksin yoksa suratını öyle bir keserim ki, bir çenen olur. | Open Subtitles | لا أدري كيف، ولكنك ستحضر لي شطيرة أخرى، وإلا سأشوّه وجهك وستكون لديك ذقن |
| Kendime bir sandviç yapacağım, biraz cips falan alırım. | Open Subtitles | سأعمل لي شطيرة وأحضر بعض رقائق البطاطس أو شيئاً ما |
| Şimdi bana bir sandviç yapar mısın lütfen? | Open Subtitles | الآن , هل يمكنكِ إعداد ساندوتش من أجلى , رجاءً ؟ |
| O şeyleri nereden buluyor bilmiyorum ama bir sandviç bulmuş | Open Subtitles | ،لا أدري أين عثر على هذه الأشياء لكنه احضر بعض الشطائر |