"bir sis" - Translation from Turkish to Arabic

    • ضباب
        
    • الضباب
        
    • والضباب
        
    Akıntı çok güçlü geliyor. Doğu'dan bir sis yığını yaklaşıyor. Open Subtitles حالة البحر مضطربة بشدّة، مع ضباب كثيف قادم من الشّرق
    Senenin bu zamanında, öğleden sonra geç bastıran bir sis olur, değil mi? Open Subtitles هذا الوقت من السنة هناك دائما ضباب بفترة المساء، أليس كذلك؟
    Sanki hayatımın çevresinde bir sis bulutu vardı ve sen gelince birdenbire dağıldı. Open Subtitles كما لو انه كان هذا الضباب مخيماً على حياتي ومعك كل ذلك تلاشى
    Zehirli bir sis yüzünden 100 senelik bir arabada sıkıştık. Open Subtitles بإحتجازنا في سيارة بعمر 100 عام من قبل الضباب السام
    35 senedir aynı yerde kalan bir sis yığını. İnanılmaz! Open Subtitles والضباب لا يتغير بعد مرور 35 عاما ، رائع.
    Kaynağı belirsiz bir sis bize yardım etti." Open Subtitles لقد كنا خائفين ونرتعش من البرد والضباب الذي حل بالمكان كله كما أرسلته السماء
    bir sis'e hatta bir yarasaya bile dönüşemiyorsunuz. Open Subtitles أنت لا تستطيع حتى أن تغير شكلك إلى ضباب أو خفاش
    Hafif bir sis, uçsuz bucaksızmış gibi görünen ve stepler kadar çorak çamurlu toprakların üstünde yavaşça süzülür. Open Subtitles ضباب خفيف يتصاعد ببطء على الأرض الموحلة، الذي يمتد على امتداد ما تستطيع ان تبصر العين للسهوب الجرداء،
    Hava spikeri Dan, bir sis kümesinin sahile doğru ilerlediğini söylüyor. Open Subtitles دان، خبير الأرصاد الجوية يقول ضباب كثيف يطوى في بعيدا عن الشاطئ.
    Sanki beynime zehirli bir sis yığını çöküyor ve beni felç ediyor gibi. Open Subtitles يكون وكأن هناك ضباب سام يجول عقلي وأشعر بالشلل
    Kendini " zehirli bir sis perdesinin" arkasında hissetmiyor musun? Hayır. Open Subtitles ـ أنتِ لا تشعرين بوجود ضباب سام يدور في عقلك؟
    Kişiliğiniz yoğun bir sis içinde kayboluyormuş gibidir ve tüm duygularınız ve arzularınız kendi içinizde kısıtlanmış, bastırılmış ve susturulmuştur. TED شخصيتك تبدأ تتلاشى في الضباب الكثيف وجميع عواطفك ورغباتك محاصره ، مكبوتة ، صامتة في داخلك.
    - Sonuçta, bir sis kümesine girdim. - Sıradan bir sis miydi? Open Subtitles وكنتيجة لذلك، انتهى بى المطاف فى الضباب - أكان هذا ضباباً طبيعياً؟
    Yumurtalar, kırılınca tepki gösteren bir sis tabakasıyla kaplı Open Subtitles هناك طبقة من الضباب تغطى البيض وتتفاعل عند الحركة
    Ve de gözleme aygıtımda ciddi bir sis tabakası var. Open Subtitles وحصلت على شيء في منظاري يشبه ركام من الضباب
    Güneydoğudan gelip, sahil şeridi boyunca ilerleyen bir sis tabakasını haber veriyor. Open Subtitles الضباب يتجه من الجنوب الشرقي للساحل .. إلى كل المهتمين
    Ama yine de bu yaşayan hayaleti ve Arap dağlarında yaşayan herşeyi ayakta tutmak için gerekli olan şey basit bir sis. Open Subtitles والضباب موجودا هنا للحفاظ على معيشة هذا الوحش وكل مايعيش في هذه الجبال
    Dün gece akıntı hafifti ve geçici bir sis vardı. Open Subtitles المَدّ كَان معتدل والضباب كان خافتاً.
    Dün gece akıntı hafifti ve geçici bir sis vardı. Open Subtitles المَدّ كَان معتدل والضباب كان خافتاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more