"bir tarikat" - Translation from Turkish to Arabic

    • طائفة
        
    • طائفةٍ
        
    • كطائفة
        
    Tebrikler. O kitaplarla kendine bir tarikat kurdun değil mi? Open Subtitles مبارك لك, لأنك خلقت طائفة لنفسك بتلك الكتب, أليس كذلك؟
    Dünyanın sonunu izlemek için gelen bir tarikat lideri misin? Open Subtitles هل أنت قائد طائفة تريد أن ترى نهاية العالم ؟
    Springfield, "Hareketçiler" adı verilen tuhaf ve kesinlikle kötü bir tarikat tarafından yönetiliyor. Open Subtitles "لقد إجتاجت "سبرينغفيلد" طائفة غريبة وشريرة في الغالب مطلقين على أنفسهم اسم "الأريوسيين"،
    Bu suçları bir tarikat işlemiş olabilir mi? Open Subtitles هل تعتقد بأن طائفة دينية ما قد ارتكبت هذه الجرائم؟
    Sanki bir tarikat tarafından beyni yıkanmış gibi. Open Subtitles كما لو غُسل دماغه من قبل طائفةٍ مذهبيّةٍ.
    Dini bir tarikat gibiydiler, sayılar onlar için kutsaldı, tanrının dünyadaki suretiydi. Open Subtitles كانوا يعملون كطائفة دينية الأرقام كانت مقدسة لهم آلهة تطابق العالم
    Fanatik bir tarikat, insan hayatını sonlandıracak bir mesihin gelmesini bekliyorlar. Open Subtitles طائفة متعصبة ، إنتظار مسيح الذي سينهي الحياة البشرية
    Eski bir subay tarafından yönetilen bir tarikat. Open Subtitles أي طائفة تحت قيادة الضابط العسكري السابق.
    BİR TARİKAT ÜYESİ POLİS BARİKATINI AŞARKEN YAKALANDI. SORGULANDIĞINDA İNSANLARI KURBAN ETMENİN VE NGANGA'NIN GÜCÜNÜN Open Subtitles وقع عضو طائفة واحد بحصار الشرطة عندما شك به صرّح بأنّ التضحية البشرية وقوّة النجانجا جعلته مخفي
    1970'lerde şehrimizde garip bir tarikat akımı oldu. Open Subtitles لمدة من الزمن في عام 1970 مدينتا كانت تحت إدارة طائفة دينية غريبة الأطوار , وكل عدة سنوات
    Haberlerde görene kadar bir tarikat olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أدرك أن هناك طائفة إلى أن طالعت الأنباء
    Daha ziyade bir tarikat gibiler, ve zamanın sürekliliği onların satranç tahtası, ve bizim gibiler de onlar için birer yüküz çünkü biz nelerin tehlikede olduğu biliyoruz. Open Subtitles إنهم أكثر من طائفة دينية ، و زمن التواصل هو لوحة الشطرنج الخاصة بهم واناس مثلنا هم المسؤولون لأننا نفهم ما هو على المحك
    Evet, bu bir tarikat, hem karizmatik hem de fesat bir lideri olan. Huzurlarınıza nezaket dolu bu güçlendirme videosuyla çıkıyor. Open Subtitles إنّها طائفة بالتأكيد مع قائد فاتن وشرير جُلب لكم بواسطة فيديو التجنيد هذا.
    Böyle bir tarikat kesin önemli bir rakam kullanmıştır. Open Subtitles طائفة كهذه ستستخدم رقماً ذو أهمية بأمكاني فك رموزها
    Çünkü bunun bir tarikat olduğunu ve oradan çıkmamız gerektiğini söyledi. Open Subtitles قالت انكم طائفة وانه توجب علينا الخروج من ذلك المكان
    20. yüzyılda büyüyen eski bir tarikat. Open Subtitles هم طائفة قديمة نشأت في القرن العشرين
    Tapınağın Çocukları olarak bilinen bir tarikat. Open Subtitles نحن سنأخذكم الآن إلى فرعٍ تابعٍ لنا مع هذه الأخبار المهمة "طائفة دينية تعرف بـ"أطفال المعبد
    Tabi bir tarikat kurmayı düşünmüyorsan ki bu durumda bırak o zaman. Open Subtitles مالم تكن تخطط لبدأ طائفة دينية فيهذهالحالة... أطلق لحيتك
    Bu da bize satanist bir tarikat olabileceğini düşündürtüyor. Open Subtitles ذلك يترك لنا طائفة عبدة الشياطين.
    Şu seri katille ilişkin olduğunu, bir tarikat üyesi olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles -لم أفعل يقولون أنك متورّط مع ذلك السفّاح وأنك جزءٌ من طائفةٍ ما؟
    Bunun bir aile gibi olduğunu düşündüğünü biliyorum ama bu daha çok bir tarikat gibi. Arkadaşlarının yardıma ihtiyacı var. Open Subtitles أعلم أنك تفكر بها كعائلة ولكنها لديها قوائم مشتركة أكثر كطائفة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more