| Cinsel tacizi de düşünürsek... öfkeyle uyarılan vahşi bir tecavüzcü olduğunu söyleyebiliriz. | Open Subtitles | ذلك بالإضافة للإعتداء الجنسي يشير لنا إلى أنه مغتصب يستثار بالغضب |
| bir tecavüzcü olduğu henüz kanıtlanmadı, ...kanıtlar içinde yer almayan gerçekler konusunda ısrar etmeniz size fayda sağlamaz. | Open Subtitles | لم يثبت بعد أنه مغتصب وأنتم لا تساعدون قضيتكم بإصراركم على حقائق لا تدعمها أدلة |
| Karısını vuran bir tecavüzcü demokrat ve Sally Langston, | Open Subtitles | ديمقراطي أردى مغتصب زوجته قتيلاَ وسالي لانجستون |
| Oğlum geçmişte bazı kötü hatalar yaptı, ama ne bir katil ne de bir tecavüzcü. | Open Subtitles | ، قد يكون ابني قد اتخذ خيارات سيئة بالماضيّ . لكنّه ليس قاتلاً أو مغتصباً |
| Cezaevinde bir tecavüzcü olarak kalmanın nasıl olduğunu bilir misin? | Open Subtitles | هل تعرفي ماذا يُشبه لمغتصب في السجن؟ |
| Gerçek adı Roger Peet. Şartlı tahliyeyle çıkmış, hüküm giymiş bir tecavüzcü. | Open Subtitles | انه مرتكب جرائم جنسية مدان مع أطلاق سراح مشروط |
| bir tecavüzcü iyi bir kolluk kuvvetleri hikâyesi anlattı mı hoşuma gider. | Open Subtitles | أستمتع بمشاركة مغتصب لأطروفة جيدة عن الشرطة |
| Ama beyaz bir tecavüzcü başka bir ilçede öldürülünce... birden sefer çıkmışsınız. | Open Subtitles | لكن عندما مغتصب أبيض يقُتل في مقاطعة أخرى فجأة ًأنت في طريق الحرب |
| Frank Holland, ünlü feminist. bir tecavüzcü müymüş? | Open Subtitles | فرانك هولند المعروف بحليف النسوية مغتصب ؟ |
| O bir tecav-- O bir tecavüzcü ya da katil falan olabilir. | Open Subtitles | يمكن ان يكون مغت- - يمكن ان يكون مغتصب او قاتل او شيء اخر |
| Bu gece parkta başka bir tecavüzcü vardı. | Open Subtitles | كان هنالك مغتصب آخر في الحديقة الليلة. |
| Öncelikli olarak bir tecavüzcü. | Open Subtitles | صحيح، انه مغتصب اولا و قبل كل شىء |
| Sokaklardan cinayet eğilimli bir tecavüzcü daha eksildi. | Open Subtitles | أنه مجرد مغتصب مجرم يتجول في الشوارع |
| Başarısızlık ise çalılarda saklanan yalnız bir tecavüzcü gibi. | Open Subtitles | أما الفشل فهمو مغتصب يختبئ بين الشجيرات |
| Ortada halka tehlike arz eden bir tecavüzcü var. | Open Subtitles | لدينا مغتصب جنسي يشكل خطراً على العامة |
| Bu ise yoğun güven veren türden bir tecavüzcü. | Open Subtitles | هذا مغتصب لتأكيد السيطرة |
| Çünkü bir tecavüzcü ve katili arıyoruz. | Open Subtitles | لأننا نبحث عن مغتصب و قاتل |
| Orada olan şey: "Todd Bratcher bir tecavüzcü" değil. | Open Subtitles | "ما سيعرفه الناس ليس "تود براتشر مغتصب |
| Evet. Tecavüzcüleri bilirim, bu adam bir tecavüzcü değil. | Open Subtitles | اعرف المغتصبين وهذا الرجل ليس مغتصباً |
| Cezaevi, bir tecavüzcü için zor bir yerdir. | Open Subtitles | السجن مكان قاسي لمغتصب |
| Pickens, çocukların çok sevdiği iki tonluk bir karnavalı işleten uyuşturucu bağımlısı bir tecavüzcü. | Open Subtitles | بيكنز) مدمن مخدرات ومرتكب) جرائم جنسية, يدير مغناطيس للعبة الأطفال تزن طنين |