Neden beni bir tekerlekli sandalyeye bindirip eski aktörler huzurevine götürmüyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا ترسل لي كرسي متحرك وترسلني إلي دار الممثلين المسنين؟ |
bir tekerlekli sandalye bulup eve onunla dönsün artık. | Open Subtitles | يمكنه الحصول على كرسي متحرك و يدحرج نفسه للمنزل. |
Çünkü lanet bir tekerlekli sandalyede ölmeyeceğim. | Open Subtitles | ، أقسم بأني سآعود من القبر . ولن أكون على كرسيٍّ متحرك أيضاً |
O sürede sadece bir tekerlekli sandalye bitirmiş. | Open Subtitles | خلال 3 ساعات و 20 دقيقة فقط كرسي متحرك واحد أنتهى بذلك الوقت |
Sana bir tekerlekli sandalye alabileceğimi düşündüm kullanımı kolay bir tane olabilir. | Open Subtitles | ..أفكر فى أن أحضر لكِ كرسياً متحركاً من النوع الذى يتحرك آلياً |
Bu adaya varmadan önceki dört yılını bir tekerlekli sandalyede geçirdiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك قضيت آخر أربع سنوات قبل مجيئك على مقعد متحرك |
Daha iyi bir tekerlekli sandalye, ve bir hastane yatağı listenin başında geliyor sanırım. | Open Subtitles | كرسي متحرك افضل وسرير طبي هذا اعلي ما في القائمة |
Ona bir tekerlekli sandalye, üç battaniye 1 serum ve dört tane zofran getirmesini söyle. | Open Subtitles | وأخبريه أنني أحتاج الى كرسي متحرك وأغطية وأربعة من حبوب الزيفرون |
Yorulursan diye, sana bir tekerlekli sandalye yaptım. | Open Subtitles | وفي حال إن شعرتي بالإرهاق، صنعت لكِ كرسي متحرك |
Bu elektrikli bir tekerlekli sandalye. Eğer beğenmezsen, geri götürebiliriz. | Open Subtitles | إنه كرسي متحرك كهربائي إن لم يعجبك, فسنعيده |
bir tekerlekli sandalyede bir çocuk o sürmedi. | Open Subtitles | بأنك لم تأخد هذه الكرة من طفل على كرسي متحرك |
Adamın biri yeni bir kalça ve bir tekerlekli sandalye faturası almış. | Open Subtitles | هذا الرجل تلقى فاتورة بعملية ورك وكرسي متحرك الأسبوع الماضي |
Sana bir tekerlekli sandalye bulayım da eve gidelim, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً ، سوف أحضر لك كرسي متحرك حسناً هل يمكننا الذهاب للمنزل يا شريك ؟ |
Ama bu sefer sayılmaz, ikiniz de hastanedeyken başka bir tekerlekli sandalye yarışını daha yapalım | Open Subtitles | ،من سحق يؤدي إلى حسم الأمر وهو أن نحظى بسباق كرسي متحرك آخر عندما يدخل كلينا إلى المشفى في المرة القادمة |
İntihar eden bir tekerlekli sandalye kullanıcısı hakkındaki film gişe rekoru kırdığında filmi övebiliriz, gerçek bir tekerlekli sandalyeli filmdeki klişenin haksız ve zararlı olduğunu söylese bile. | TED | نحن نثير لغطاً عندما نسمع عن انتحار شخص مقعد على كرسي متحرك على الرغم من الحقيقة التي يخبرنا بها المُقعد على الكرسي المتحرك أن الصورة النمطية ظالمة ومدمرة. |
Böylece bir tekerlekli sandalye için boşu boşuna 240 dolar vermiş olduk. | Open Subtitles | أهدرنا 240 دولار على كرسٍ متحرك |
Yeni bir tekerlekli sandalye aldık. | Open Subtitles | نحن فقط حصلت على هذاجديد على كرسي متحرك ، |
Sana bir tekerlekli iskemle bulalım. | Open Subtitles | شيلي؟ يجب ان نحضر لكِ كرسي متحرك |
Evet çünkü bir tekerlekli sandalyeye ne kadar ihtiyacım olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | لقد علم أني بحاجة إلى كرسي متحرك |
bir tekerlekli sandalye alırız. | Open Subtitles | سنشتري كرسياً متحركاً |