Yaralı olabileceğine dair bir telefon aldık. | Open Subtitles | لقد تلقينا اتصالاً أنه قد تكون متأذية |
Birkaç gün sonra yardım istemek için sınır kapısına gitti ve ABD'deki aile üyelerinden telaşlı bir telefon aldık, CBP görevlileri oğlunu Anna'dan almıştı. | TED | بعد مرور عدة أيام على ذهابها لمنفذ الدخول للطلب المساعدة، تلقينا اتصالاً هاتفياً جنونياً من أفراد عائلتها المتواجدين في الولايات المتحدة، يخبروننا أن مؤسسة CBP سلبوا ابن آنا منها. |
Kriminal lab.dan kanıtın nerede olduğuna dair bir telefon aldık. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} ثم تلقينا اتصالاً من مختبر الجريمة سائلين عن مكان الدليل |
Hastaneden bir telefon aldık. | Open Subtitles | تلقينا مكالمة من مستشفى مقاطعة هاريس |
Asla. Sahibinden bir telefon aldık. | Open Subtitles | أبدا لقد تلقينا مكالمة من المالك |
Taishi Okamura'dan bir telefon aldık. | Open Subtitles | تلقينا مكالمة من (تايشي أوكامورا) |
Marlborough Konutu'ndan bir telefon aldık. | Open Subtitles | لقد تلقينا اتصالاً من قصر "مارلبورو" |
Bölüyorum ama aslında geçen gün bir telefon aldık ve bu gerçekten doğru, karşıdaki; yeni "Zor Ölüm" filmi için Moskova boyunca bir kamyon kovalama sahnesi isteyen bir Hollywood yapımcısıydı. | Open Subtitles | أيسعني القول، في الواقع تلقينا اتصالاً منذ بضعة أيام وأنا صادقٌ فيما أقول، من منتجٍ يعمل في (هوليوود) الذي تساءل إن كان بمقدورنا تصوير فيلم مطاردة شاحنة عبر (موسكو) |
Az önce Zambia'dan bir telefon aldık. | Open Subtitles | تلقينا اتصالاً من (زامبيا) |