"bir test" - Translation from Turkish to Arabic

• إختبار
• اختبار
• إختباراً
• فحصاً
• لاختبار
• جوية إختبارية
• الاختبار
• اختباراً
• من الإختبارات
• وجود أختبار
• فحص واحد
• إختبارًا
• باختبار بسيط
• باختبار واحد

Nükleer Kontrol Komisyonu'ndan geliyoruz. Çalışanların yeterliliğini ölçen süpriz bir test yapacağız.
نحن من لجنة تنظيم مانع الطاقة النووية هذا إختبار مفاجئ لمؤهلات العاملين

Bence bu bir test. Dış olumsuzluklara karşı nasıl tepki vereceğimiz hakkında.
أظن أن هذا إختبار لنا كيف سنتصرف في حال وجود ظرف طارئ

Hayır. Doğum kontrol tercihi üstüne bir test daha yaptım.
كلا, لقد قمت بعمل إختبار على رقعه طريقة تحديد النسل

Bu işin güzel yanı, bu standart bir test değil, kimi işe alınabilir, kimi alınamaz diye bir sonuç yok.
الشيء الرائع هنا هو أن هذا ليس مثل اختبار موحد حيث يمكن قبول بعض الأشخاص في العمل والبعض لا يمكنهم.

-Doğrusu, size katılıyorum ama küçük bir test yaptık ve sonuçlar çok bilgilendirici oldu.
وبصراحة, أتفق معكم لكن, حسناً, اجرينا إختباراً صغيراً

Senin yaptırdığında bir hata varsa... başka bir test yaptırabiliriz diye düşünmüştüm.
..فقط فكرت بأن نعمل لك فحصاً آخر في حال كان الأول خاطئاً..

Ne dersin bu kahramanlık olayımız bitince onu bir test sürüşüne çıkaralım mı?
لذا, ما رأيك عندما ننتهي من هذه القضية نأخذ الفتاة إلى إختبار القيادة؟

Ve ben gazetecilere öyle bir test olmadığını açıklamak zorunda kaldım.
وكان على أن أشرح للصحفيين أنه لا يوجد أى إختبار .

Pekala, bunun sadece bir test olduğunu bildikleri konusunda hemfikir miyiz?
حسناً ، هل هناك طريقة لجعل هؤلاء الرجال يعرفوا بأن هذا كان مجرد إختبار ؟

- bir test daha yapmak istiyorum.
فينس، هناك إختبار أكثر واحد أنا أوَدُّ أَنْ أُؤدّي.

Üstünkörü yapılmış bir test, ama bunu gösteren bir şey yok.
إنه فقط إختبار سريع لكن ليس هناك دليل على هذا

- Evet, bizim için kısa ve çabuk bir test yapıp yapamayacağınızı sormak istiyoruz?
نعم، أنا كُنْتُ أَتسائلُ إذا كان يُمْكِنُ أَنْ تجرى إختبار سريع لنا.

Her efsanede sadece saf ölümlülerin geçebileceği bir test vardır.
في كل أسطورة، يأتي نقطة عندما تعطى البشر الفانين اختبار.

Karışıklık için özür dilerim ama yapmam gereken bir test daha var.
أَعتذرُ عن الإزعاجِ، انا لكن لدى اختبار واحد اخير يجب ان اؤدية

Salgılanan endorfini ölçmek için falan, uygulanabilecek bir test yok mu?
هل ثمة اختبار يمكن إجراؤه لقياس كمية الإندورفين أو ما شابه؟

O bilmiyor, o bilmiyor. Ben artık iyiyim. Ben iyiyim, bir test yaptım.
إني بخير الآن، إني بخير، لقد أجريتُ إختباراً كلّ شيء بصورة مثاليّة، إني بحالة مثاليّة

Hastaya ufak bir test yapmamın sakıncası var mı?
هل تمانعُ لو أجريتُ فحصاً سريعاً لمريضك؟

Ne yazık ki, kalitenizden emin değiller, bu nedenle hepinize bir test uygulamaya karar verirler.
لكن لسوء الحظ، هؤلاء الغرباء ليسوا متأكدين من كفاءاتكم الذهنيّة، لذا قرروا أن يخضعوكم جميعاً لاختبار.

bir test pilotunun tehlikeli manevraları, neredeyse bir felaketle sonuçlanıyordu.
مناورة جوية إختبارية خاضها طياران جسوران كادت تنتهي إلى مأساة.

Sıfır alacaklardı. Onlara bir test vermiştim.
و حصلوا على صفر بعدما اعطيتهم الاختبار.

Ben de burada bilgisayar sesleri için bir test öneriyorum -- Ebert testi.
انا الآن اقترح اختباراً لاصوات الحاسوب تدعى اختبار إيبرت

Kendini hasta hissettiğini söylemiş ve bayağı bir test istemiş
قال بأنه شعر بدوار، أراد الكثير من الإختبارات.

Keşke doğru yapıp yapmadığımı söyleyecek bir test olsaydı.
اتمنى وجود أختبار يعلمني أن كنت أتصرف بشكل صحيح

bir test yapmak için gidecek, hangisinin doğru olduğunu görmek için onun yaptığı gibi sekiz test yapacak.
ستذهب لإجراء فحص واحد ثم تجري ثمانية فحوصات أخرى كما فعَلَت وتبحث عن الصحيح بينها

Fakat inandırıcı bir çift olup olmadığınız için iyi bir test olabilir.
لكن هذا سيكون إختبارًا جيّدًا إن كنتما ستنجحان كثُنائي.

Peki, madem bende şans geni yok diyorsun, öyleyse bir test yapabiliriz.
إذا كنت لا تعتقدين أن لديك الحظ فسنقوم باختبار بسيط

Sadece bir test yap. Bir şey bulmazsan, seni rahat bırakacağım ve sen de kendi hayatına dönersin.
قم باختبار واحد فقط و إن لم تجد شيئاً